MENEKŞE TOKYAY

Galatasaray Üniversitesi Uluslararası İlişkiler bölümünden mezun oldu. Belçika Katolik Louvain Üniversitesi'nde Avrupa Birliği alanında yüksek lisans çalışmasını gerçekleştirdi ve yüksek onur derecesiyle mezun oldu. Marmara Üniversitesi Avrupa Birliği Enstitüsü’nden doktora derecesini aldı. Avrupa Birliği alanında danışmanlık firmalarında uzman olarak görev aldı. 2003 yılından beri çeşitli dergi ve yayınevleri için çeviri yapmaktadır. Ayrıca, 2010 yılından bu yana birçok uluslararası haber ajansında Türkiye muhabiri olarak görev almakta ve Türkiye’ye ilişkin gelişmelere dair analizler hazırlamaktadır. Mülteci hakları, çocuk hakları, sosyal politikalar, kadının insan hakları, Avrupa Birliği ve Orta Doğu’daki gelişmeler, başlıca ilgi alanları arasında yer almaktadır.

MENEKŞE TOKYAY

Galatasaray Üniversitesi Uluslararası İlişkiler bölümünden mezun oldu. Belçika Katolik Louvain Üniversitesi'nde Avrupa Birliği alanında yüksek lisans çalışmasını gerçekleştirdi ve yüksek onur derecesiyle mezun oldu. Marmara Üniversitesi Avrupa Birliği Enstitüsü’nden doktora derecesini aldı. Avrupa Birliği alanında danışmanlık firmalarında uzman olarak görev aldı. 2003 yılından beri çeşitli dergi ve yayınevleri için çeviri yapmaktadır. Ayrıca, 2010 yılından bu yana birçok uluslararası haber ajansında Türkiye muhabiri olarak görev almakta ve Türkiye’ye ilişkin gelişmelere dair analizler hazırlamaktadır. Mülteci hakları, çocuk hakları, sosyal politikalar, kadının insan hakları, Avrupa Birliği ve Orta Doğu’daki gelişmeler, başlıca ilgi alanları arasında yer almaktadır.

TÜM YAZILARI

Yeni nesil ırkçılık, her ne kadar demokratik bir düzen içerisinde kurgulansa da, toplumu ele geçirmeyi önemser ve gerek amaçlarını gerekse çerçevesini o yönde belirler. Kendi gibi olmayanı ötekileştirip dışlamaya odaklanır. Ülkedeki yaygın dil, söylem ve politikalar, ırkçılığa da faşizme de aracılık edebilir ve bununla mücadele etmenin biricik yolu da bu nefret söylemini deşifre etmek, ayıplamak […]

Devletin çocuk hakları konusundaki yükümlülüklerini yerine getirmesi için öncelikle deprem mağduru çocuklara güvenli yaşam alanları, eğitim imkânları, psiko-sosyal destek sağlaması gerekir. Bu, öncelikli olarak devletin sorumluluğudur; başka hiçbir gruba veya yapıya devredilemez. Hele ki bu zamana değin yurtlarda yaşanan onca çocuk hakkı ihlali, altı yaşında evlendirilen çocukların yıllar sonra ortaya çıkan hak mücadelesi ve kanıtlanmış […]

İran’da bir süredir kız çocuklarının okullaşmasına karşı vahşice ve insan onuruna yakışmayan bir cana kast eylemi gerçekleşiyor. İnsan hakları grupları ülkede en az 103 okulda 7.000’in üzerinde kız çocuğunun zehirlendiğini ileri sürerken isimler, cisimler, ülkeler, coğrafyalar değişse de kadınların özgürlüğüne, eğitim hakkına, aydınlanmasına karşı çıkan, kendi zehirli oklarını onlara saplamakta beis görmeyen “acılaşmış” zihniyet hep […]

Bugün e-devlet üzerinden “depremzede çocuklar için” yaptığınızı söylediğiniz başvuru, yarın size online sipariş verirmişçesine korunma ihtiyacı olan bir depremzede çocuk getirmeyecek. Süreç uzun ve netameli. Ve başvuru kurumlardaki tüm çocuklar için yapılıyor. Sizin de sabrınızı, sevginizi, adanmışlığınızı ve samimiyetinizi ölçen bir süreç bu… “Acı geçiyor, acı geçiyor, acı elbette geçiyor. Acı çekmiş olmak geçmiyor.” Kemal […]

Bir toplumda bilim insanları arttıkça, bilim cinsiyetler-ötesi bir meslek alanına dönüştükçe, bu konuda kadınlar ve kız çocukları teşvik edildikçe, imar afları değil bilim bursları, sorumsuz müteahhitler değil insanlık yararına buluş yapan bilim kadınları olacak gündemimiz…  Günlerdir devasa bir enkazın içinden, kapkara patikalardan, kaygı, öfke, gözyaşı yüklü sınamaların molozlarından bata çıka ilerliyoruz.    Hayat her ne […]

Sosyal medyanın afet zamanlarında bilinçli bir şekilde kullanımı, geniş bir özgürlük alanını sonsuz bir dayanışma alanına dönüştürme becerisini ortaya koyar. Afet gibi zor zamanlarda bu gerçeği anımsamakta ve bilgi ekosistemimizi her zaman bilim ve hakikatten yana temiz ve güvenilir tutmakta yarar var. Acı duyabiliyorsan, canlısın. Başkalarının acısını duyabiliyorsan, İnsansın. (Lev Tolstoy, İnsan Neyle Yaşar?)   […]

Yüzücüler filmi, bir Avrupa ülkesine sığınan mültecilerin aslında geçmişte de bir yaşantıları olduğunu, önceki hayatlarında değer buldukları becerilerini ortaya koymak için alan açıldığında neleri başarabileceklerini gösteriyor bize… Ve “affedersiniz mülteci” veya “mülteci, ama…” tanımlamalarının ne kadar yaralayıcı olduğunu anlıyoruz bir kez daha… “Her şeyin değişebileceğini sananlardanız, bekleyenlerden, umanlardan. Yeni bir adadan ya da gelmesi çok […]

Bir Çalışan Gazeteciler Günü’nü daha geride bırakmışken, gazetecilik mesleğine dair iki vurgu ön plana çıkıyor: Hesap verebilirlik ve insan onurunu ve etik değerleri önceleyen bağımsızlık. Ancak Türkiye’de etik gazetecilik yapmak giderek zorlaşıyor, çünkü haber kaynaklarına erişimin izne, basın kartını yenilemenin de siyasi muhaliflik düzeyine bağlı olduğu bir ortamda türlü baskı dereceleriyle karşılaşmak artık mesleğin bir […]

Çocuklar kâğıt üstünde, hayata geçirilmeyen komisyon raporlarıyla korunmaz. Sahada, yasalarla, kolluk güçleriyle, bilinçli ailelerle, sorumlu medyayla, hesap verebilir kurumlarla, bu alanda özveriyle ve bilimsellik ışığında çalışan sivil toplum kuruluşlarını “bizden” veya “bizden değil” diye ayrıştırmayıp koşulsuz destekleyerek, etkin ve güçlü bir Çocuk Bakanlığı kurulmasıyla korunur. Çözüm bu kadar net. Salı günü TBMM Genel Kurulu’nda, “Altı […]

2022’de kadına yönelik şiddet yine durmadı. Ülke çapında bir kadın politikasızlığı devam ettiği için kadınlar yine istihdam piyasasına yeterince dahil olamadı, yaşlı ve çocuk bakım yükünden dolayı kadın emeği yeterince değerlendirilemedi ve yoksulluk, özellikle çocuklar için daha da kronik ve derin bir hal aldı.     Bu sene Türkiye’de sadece enflasyon canavarı karşısında alım gücümüz düşmedi. […]

Sitemizde mevzuata uygun biçimde çerez kullanılmaktadır. Bilgi için tıklayınız.