Savaş, dinî ve kültürel baskılar, ekonomik zorluklar ve iklim değişikliği gibi sebeplerle yerinden edilen milyonlarca insan, yeni bir yaşam umuduyla sınırları aşmaya çalışıyor. Dünya genelinde sığınmacı ve göçmen krizleri, ülkelerin iç politikalarını, toplumsal dengeleri ve uluslararası ilişkilerini derinden etkiliyor. Bu durum, dünyada en fazla sığınmacıya ev sahipliği yapan ülkelerden biri olan Türkiye’de de hem siyasi hem de toplumsal açıdan tansiyonu yüksek ve hassas bir noktaya evrilme aşamasında. Perspektif, sığınmacı ve göçmenlerin karşılaştığı zorlukları, ev sahibi ülkelerin politikalarını, yerel ve küresel düzeyde bu hareketliliğin sonuçlarını ele alan yazıları odağına alıyor.
Avrupa Parlamentosu’nda muhafazakârlar, sağcı popülistler ve aşırı sağın zafer kazandığı; liberaller, yeşiller, sosyal demokratlar ve solun kaybettiği seçimler geride kaldı. Parlamentoda güç dengesi sağa kayarken aşırı sağın yükselişine dair tartışmalar yeniden alevlendi. Perspektif, Avrupa Parlamentosu seçimlerini ve muhtemel sonuçlarını masaya yatıran incelemeleri odağına alıyor.
Bir yılı aşkın bir süredir iç savaşta olan Sudan’da yaşanan kriz giderek derinleşiyor. Şiddet olayları açık açık kitlesel katliama dönmüş durumda. Perspektif Sudan Odak’ında, on binlerce insanın hayatını kaybettiği, 9 milyona yakın insanın yerinden olduğu krize dair incelemeler bulunmakta.
Milli Eğitim Bakanlığı’nın hazırladığı “Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli” başlıklı yeni müfredatı tartışmaları da beraberinde getirdi. Perspektif, yeni müfredata farklı yazar ve bakış açılarıyla ışık tutuyor.
2023 genel seçimleri tartışılmaya devam ederken Türkiye 10 ay sonra bu sefer yerel seçimlere dikkat kesildi. 2024 yerel seçimleri birçok ilkin yaşandığı sonuçlarıyla uzun süre gündemi meşgul edecek gibi görünüyor. Perspektif olarak 2024 Yerel Seçimleri Odak’ında, seçim öncesi ve sonrasında yapılan değerlendirmeleri bir araya getirdik.
2023 yılında hem Türkiye’de hem de dünyada önemli kırılmalar yaşandı. Perspektif Online, tüm bu anlarda, alanında uzman isimlerin analiz ve yorumlarıyla tarihe tanıklık etti, okuyucularıyla birlikte yürüdü. Geride bırakmaya hazırlandığımız 2023 yılının öne çıkan yazılarını bir araya getirdik. İşte, Perspektif’in 2023’ü!
Türkiye, 29 Ekim 2023 tarihi itibarıyla Cumhuriyetin yüzüncü yılını kutluyor. İlk asrını geride bırakan Cumhuriyetin hem geçmiş yüz yılı hem de geleceğiyle ilgili Perspektif’te öne çıkan analiz ve yorumları sizler için bir araya getirdik.
7 Ekim 2023’te Hamas’ın İsrail’e yönelik başlattığı Aksa Tufanı harekâtından sonra İsrail Gazze’ye yönelik saldırılarına hız verdi. Perspektif, binlerce sivilin öldürüldüğü bu trajediye dair, aralarında uzman isimlerin de olduğu bir soruşturma dosyasını ilginize sunuyor.
Mayıs ayında Türkiye siyasi tarihinin en önemli seçimlerinden biri olarak görülen 2023 genel seçimlerini geride bıraktık. 14-28 Mayıs tarihlerinde yapılan seçimlerde ilk kez ikinci tur heyecanı yaşanırken sandıktan iktidar değişimi çıkmadı. 2023 seçimleri ile ilgili Perspektif’te öne çıkan analiz ve yorumları sizler için bir araya getirdik.
Geçtiğimiz iki sene boyunca hayatımızın her alanında belirleyici olan pandeminin önemini yitirdiği, Rusya-Ukrayna savaşı ile birlikte jeopolitik krizlere sahne olan 2022 yılını geride bıraktık. Küresel çapta yaşanan enflasyon ve buna bağlı olarak yeni ekonomik kırılganlıkların ve değişim sancılarının Türkiye ve dünya çapında hissedildiği 2022 yılının öne çıkan yazılarını sizler için bir araya getirdik.
Dünyada birçok futbolseverin iple çektiği, her dört yılda bir düzenlenen büyük futbol organizasyonu FIFA Dünya Kupası, 20 Kasım’da ev sahibi Katar’ın açılış maçıyla birlikte başladı. Yaklaşık bir ay sürecek olan dev futbol şöleni bütün heyecanıyla devam ederken dünya genelinde en çok seyirciye sahip bu organizasyonu farklı açılardan değerlendiren yazıları Odak’a taşıdık.
İtalya’da Giorgia Meloni ile aşırı sağın gücünü perçinlemesi, İngiltere’de Rishi Sunak dönemi, İsrail’in 1,5 yıl aradan sonra yeniden Netanyahu, Brezilya’nın ise 11 yılın ardından yeniden Lula demesi, Çin’de 20. Komünist Parti Kongresi’nin Xi Jinping ile yola devam kararı alması, söz konusu ülkelerin geleceğini nasıl şekillendirecek? Odak’ta tüm bunlara bütüncül bir bakış sunmaya çalıştık.
Pandemi koşullarının belirleyici olmaya devam ettiği 2021’i artık geride bıraktık. İnsanlığın “normalleşme” çabalarının, yeni kırılganlıkların ve değişim sancılarının Türkiye ve dünya çapında hissedildiği 2021 yılının öne çıkan yazılarını sizler için bir araya getirdik.
İklim değişikliği ve çevre düne kadar daha çok çevrecilerin hassasiyeti olarak görülürken küresel gündemin bir numaralı başlığı haline geldi. Milyonlarca insanın bulunduğu bölgelerin yaşanmaz hale gelmesi ile iklime bağlı kitlesel göç hareketlerinden dünyanın kaynakları üzerindeki baskı nedeniyle tüketim kalıplarının değişmek zorunda kalmasına kadar bir çok bilinmez bizi bekliyor. İklim ve çevrenin hayatımızın en temel başlıklarından olması için bugün bile geç kaldık.
Almanya Şansölyesi Angela Merkel, herhangi bir demokrasi için oldukça uzun sayılabilecek kesintisiz 16 yıl boyunca ülkesini yönetti. Merkel’in başbakanlığı sadece Almanya’da değil Avrupa’da ve genel anlamda transatlantik ittifakta bir istikrar çıpası olarak anılacak. Ancak Merkel’in belki de en büyük başarısı, baskın karakterli ve popülist liderlerin hakim olduğu bir dönemde kendi isteği ve sistemin kuralları içerisinde görevden ayrılabilmesi oldu. Merkel’in gidişi ve yeni Almanya Başbakanı Olaf Scholz’un gelişi hem Almanya’yı ve Avrupa’yı hem de Türkiye ile ilişkileri nasıl etkileyecek, Avrupa’nın bu ana belirleyici ülkesindeki değişim nelere gebe, Odak’ta ele alıyoruz.
25 Temmuz’da Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said, meclisi askıya aldı ve hükümeti ordunun da desteği ile devre dışı bıraktı. Said’in bu adımı 2010 yılında Arap Baharı’nın başlangıcına ev sahipliği yapan Tunus’u aşan tartışmaları tetikledi. Yaşandığı tüm ülkelerde darbe ve iç savaşlarla kışa dönen Arap Baharı’ndan geriye kalan tek ülke olan Tunus’ta da demokrasinin sınıfta kalması; Batı ülkelerinin samimiyetinden İslamcılığın bittiği savlarına kadar bir çok başlığı yeniden gündeme taşıdı. Perspektif olarak hem Tunus’ta aslında neler olduğunu hem de Tunus’ta yaşananların İslamcılık ve demokrasi tartışmalarında nereye oturduğunu Odak’a aldık.
31 Ağustos 2021’de 20 yıl süren ABD işgali bitti, son Amerikan askeri de Kabil’den ayrıldı. Ancak ABD’nin planlı çekilmesinin acil durum tahliyesine dönüşmesi, Taliban’ın Afganistan’ı terk ettiğinden hızlı geri alması, Türkiye’nin Kabil havaalanı misyonunun belirsizliğe sürüklenmesi bu uzak ülkeyi gündemin ilk sırasına taşıdı. Perspektif olarak çekilme başlamadan önce ve çekilme sırasında yaşanan gelişmeleri detaylı bir şekilde ele aldık. Afganistan’ın sadece bugünü değil geçmişi ve gelecek senaryoları Odak’ımızda.
2 Mayıs’tan bu yana organize suç örgütü lideri Sedat Peker’in YouTube üzerinden dile getirdiği iddialar Türkiye’de unutulmuş, unutulmasa bile yok sayılmış dinamikleri yeniden gündeme getirdi. Görünen ve görünmeyen boyutları ile devletin, siyasi pratiğin ve mafya mantığının birbirleriyle etkileşimleri yeniden kamuoyunun gündeminde. Görünen o ki Türkiye’nin hukuki, siyasi ve toplumsal dinamikleri bu sarmalı aşmaya en azından şimdilik yetmiyor. Perspektif olarak karşı karşıya olduğumuz bu olguyu ve ilişkileri anlamak için devlet-mafya-siyaset üçgenini Odak’a koyduk.
Çin bir yandan kalabalık nüfusu ve üretim gücü ile dünya ekonomisinin vazgeçilmez bir parçası; diğer yandan sadece kendisini merkeze alan politikaları ile uluslararası sistemde baş edilmesi zor bir aktör. Küresel ticaretin açıklarından sonuna kadar faydalanırken, telif hakları ve rekabet kurallarını da kendi istediği şekilde yorumlayan Pekin artık ABD’nin bir numaralı hedefi haline gelmiş durumda. Tüm bunlara Doğu Türkistan’da Uygurlara karşı uyguladığı etnik asimilasyon ve baskı politikaları eklendiğinde Türkiye’nin de kaçınılmaz bir şekilde gündeminde yer alan Çin’e farklı açılardan mercek tutuyoruz.
2020 ismini çoktan unutulmaz yıllar arasına yazdırdı. Dünya Savaşları, Büyük Buhran, Berlin Duvarı’nın yıkılması hatta Westphalia’ya kadar unutulmayan seneler dizisine ekledik 2020’yi. Biz de bu yıl yaşananları, 2020’nin fazla olmasa da getirdiklerini, daha çok da götürdüklerini ve dönüştürdüklerini Türkiye ve küresel ölçekte makalelerle Odak’ımıza aldık.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “ekonomide, hukukta, demokraside reform” söylemi siyasetin gündemini radikal bir şekilde değiştirdi. Ekonomi yönetiminde yaşanan kadro değişimi kamuoyu nezdinde olumlu karşılık bulurken, reform arayışının siyaset ve hukuk alanı ise iktidar bloku içinde sert bir ayrışmaya yol açtı. Önümüzdeki dönemde de farklı rotalar çizerek Türkiye’yi meşgul edeceği anlaşılan iktidarın reform arayışını enine boyuna değerlendiriyoruz.
Gerilimli bir maratonun ardından ABD Başkanlık Seçimleri, Joe Biden’ın zaferiyle sonuçlandı. Demokratların yeniden Beyaz Saray’a gelişi ile ABD’nin küresel politikalarının ne şekilde değişeceğine ilişkin tartışmalar da başlamış oldu. Perspektif, ABD seçim sonuçlarının dünya siyasetine etkilerine dair analizleri bir araya getiriyor.
ABD Seçimleri, sadece Amerikan tarihinin değil dünyanın da yakından izlediği bir kırılma anına dönüştü. Amerikalılar 3 Kasım seçimleriyle sadece yeni başkanını değil, Amerika’nın yakın dönem geleceğinin ne olacağına da karar verecekler. On yılı aşkın bir zamandır dünyada yükselen popülizm ve milliyetçiliğin, demokrasilerin ve uluslararası kırılgan düzenin kaderi bu seçimden doğrudan etkilenecek. Amerikan seçimlerini farklı bakış açılarıyla değerlendiren yazılarımızla 4 Kasım ve sonrasına ışık tutmaya çalışıyoruz.
15 Temmuz darbe girişimi ve sonrasında yaşanan gelişmeler, Türkiye’de siyaset ve toplumsal hayatı derinden etkiledi. Geçen dört yılın ardından 15 Temmuz’un soğukkanlı bir muhasebesini yapabilmek ve sürecin beraberinde getirdiği değişimleri farklı açılardan ele almak üzere derlediğimiz yazıları bu dosyada bulabilirsiniz.
Siyasi Partilerin Dönüşümü başlığı altında derlediğimiz yazılarda her bir siyasi partideki dönüşümü anlamaya yönelik derinlikli analizleri bulabilirsiniz.
Siyasal gelişmeler siyasi partilerin önceliklerini, konumlanmalarını ve seçmenle ilişkilerini doğrudan etkiliyor. Son dönemlerde, özellikle, Başkanlık Sistemi ve ittifak siyaseti, partilerin söylem ve politikalarını köklü bir biçimde etkiledi. Siyasi partilerdeki dönüşüm toplumun ve siyasal kimliklerin dönüşümünü hem yansıtan hem de hızlandıran bir işlev görüyor.
Siyasi Partilerin Dönüşümü başlığı altında derlediğimiz yazılarda her bir siyasi partideki dönüşümü anlamaya yönelik derinlikli analizleri bulabilirsiniz.
Koronavirüsü pandemisi küresel sistemin gidişatına yönelik esaslı sorgulamalara yol açıyor. Pandemi ulus devletlerin önemini mi gösterdi, çaresizliğini mi? Pandemi bildiğimiz haliyle küreselleşmenin sonuna mı işaret ediyor,yoksa daha yakın küresel işbirliğini mi gerekli kılıyor? Bu ve buna benzer pek çok soru önümüzdeki dönemde daha yoğun tartışılacak gibi duruyor. Bu Odak’ta, Korona Sonrası Dünya’ya yönelik derinlikli analiz ve projeksiyonlara yer verdik.
Korona ulus devlet sınırlarına, yaşa, gelir düzeyine, cinsiyete, posta kodlarına ve coğrafyaya takılmadan neredeyse eşitlikçi bir şekilde dünyanın her yerine ulaştı. Korona’nın kusursuz küreselleşmesine karşın farklı ülkelerde değişik neticeler ortaya çıktı. Odak yazılarımızda, üzerine çok konuşulan üç ülke örneği ile Korona salgınının erken döneminde tartışılan bir mücadele yönteminin analizini bulacaksınız.
Korona virüsü her meselenin yeniden tartışmaya açılabileceğini gösterdi. Artık yeni bir “insanlık haliyle” karşı karşıyayız. Perspektif bu farklı bakış açılarını inceleyen yazılarla yeni “insanlık halini” anlama çabasına katkı sunuyor.
İdlib’te aylardır artmaya devam eden çatışma TSK’nın güvenlik noktalarına yapılan saldırılarla yeni bir döneme girdi. Rusya destekli rejim güçlerinin saldırılarını artırdığı bir dönemde sahadaki gelişmeleri yakinen takip eden uzman isimler güvenlik ve hali hazırda yüzbinlere ulaşan göç hareketliliğini analiz ettiler.
ABD başkanı Trump’ın İsrail’le birlikte hazırladığı yeni planla unutulan Filistin(liler) yeniden dünya gündemine oturdu. Perspektif, okuyucuları için uzun yıllardır konuyu takip eden, geçmişte Filistin-İsrail görüşmelerinde yer almış uzman isimlerin de olduğu bir soruşturma dosyasını ilginize sunuyor.
ABD’nin İranlı komutan Kasım Süleymani’ye düzenlediği suikast, son yirmi yılın yerleşik Washington-Tahran ilişkilerini bozarak bölgemize dair birçok farklı jeopolitik senaryonun tartışılmasına yol açtı. Perspektif, okuyucuları için hem İran’dan hem de bölgeden uzman isimlerle Süleymani suikastının muhtemel jeopolitik sonuçlarını bir soruşturma dosyasıyla masaya yatırdı.
Önce Moskova ardından Berlin’de gerçekleşen Libya toplantıları iktidar mücadelesindeki aktörler, vekalet savaşları ve bölgesel jeopolitik rekabete yansımaları ile bir heyecan yarattı. Peki tarafların önceliklerinden vaz geçmeye, uzlaşmaya hazır olmadıkları bir ortamda Libya için ufukta bir ışık var mı? Perspektif gerçekçi bir çerçeve için konuyu uzmanlarına sordu.
© 2024 – Sitede yer alan fikirler yazara aittir ve Perspektif’in editoryal tercihlerini yansıtmayabilir. Kaynak gösterilmesi ve link verilmesi kaydıyla kısmen alıntı yapılabilir.