Sistem temelde iki adaylı bir yapı üstüne kurulmuşken üçüncü bir ismin seçim sürecinde dikkat çekmesi ABD’de alışıldık bir durum değil. Bernie Sanders bu bakımdan gerçek bir istisna. Peki onu yeterince tanıyor muyuz?
Sistem temelde iki adaylı bir yapı üstüne kurulmuşken üçüncü bir ismin seçim sürecinde dikkat çekmesi ABD’de alışıldık bir durum değil. Bernie Sanders bu bakımdan gerçek bir istisna. Peki onu yeterince tanıyor muyuz?
Eskinin işlemediği yeninin de ortaya çıkmadığı bir küresel siyasal ve jeopolitik bunalım döneminde ABD’nin negatif çarpan etkisi dünya genelinde sert bir şekilde hissedilecektir. Küresel ve bölgesel ittifak haritaları baskı altında kalacak, deglobalizasyon süreci yönsüz bir şekilde mesafe almaya devam edecek ve çatışma bölgelerindeki krizler derinleşecektir.
Dünya açısından Biden-Trump farkının (ekonomiden jeopolitik adımlara varıncaya kadar) büyük ölçüde anlamsızlaştığı bir dönemde, Amerikan krizinin derinleşmesinin küresel yansımaları kaçınılmaz olacak. Ancak birbirinden berbat onlarca suçtan mahkûm olmuş lümpen bir gösteri dünyası figürüyle; zihnen geçen yüzyılda yaşayan ve akli melekeleri yerinde olduğu dönemle idrak zafiyetinin derinleştiği dönem arasında ciddiye alınacak siyasal bir fark olmayan bir ismin Amerikan siyasal depresyonuna son vermeleri mümkün görünmüyor.
Bugünkü kampüs protestolarına verilen kurumsal tepki, ilerici görünümlü Amerikan siyasasının iç yüzünü göstermekle kalmıyor, aynı zamanda bu dürtüsel tepki ile hür düşüncenin yuvası olması gereken üniversitelerin esasen “muhafazakâr” kuruluşlar olduğunu ortaya koyuyor. Bu muhafazakârlık; liberal ve muhafazakâr demeden müesses nizamın bütün unsurlarının, müesses nizamın menfaatleri etrafında birleştikleri bir korumacılığı ifade ediyor.
Uluslararası politika ve dış politika hakkında binlerce sayfa yazmış olmasına rağmen, Kissinger’ın kitaplarının hiçbirinde kendine özgü uluslararası politika teorisi ayrıntılı olarak yer almaz. Hacimli eserlerinden devletlerin nasıl davrandıkları konusunda pek çok şey öğrenebilirsiniz, ancak neden güç için mücadele ettiklerini veya siyasi liderlerin hesaplamalarında hangi nedensel baskıların daha önemli olduğunu ortaya koyan net bir ifade bulamazsınız.
Amerikalılar hiçbir zaman Japonların bu kadar cüretkâr ve karmaşık bir saldırıyı gerçekleştirecek askeri beceri ve teknolojiye sahip olduklarını öngörmüyordu. Bunun bedelini ise çok ağır bir kayıpla savaşa girerek ödediler.
ABD’ye gelenlerin çoğu yoksulluk gerçeği ile yüzleşse, hayatta kalma mücadelesi verse de Amerikan rüyası sanrısı sürüyor. Washington’da Ağustos ayında, babamın ölümünden bir gün sonra, ailemin oturduğu evin çöpünü dışarı çıkarırken, El Salvador’dan gelen 60 yaşında, oldukça konuşkan (ona artık Sezar diyeceğiz) ve sonradan babamı tanıdığı kısa süre içinde onunla saatlerce sohbet etmiş olduğunu duyduğum apartman […]
ABD, İkinci Dünya Savaşı sonrasının büyük bir bölümünde uluslararası hukukun gereğini yerine getirdi ve dünyanın güvenli bir yer olmasını sağladı. Ancak Başkan George W. Bush’un yıkıcı askeri maceraperestliği, ABD tarafından yönetilen uluslararası düzene duyulan güveni öyle güçlü bir şekilde sarstı ki iklim değişikliği gibi acil küresel sorunlara eğilmek bir süredir neredeyse imkânsız hale geldi. 2003 […]
Rusya’nın Ukrayna’ya karşı yürüttüğü savaş, Çin-Amerikan rekabeti ve yeni güçlerin yükselişi, uluslararası düzende Avrupa’yı dezavantajlı duruma düşürecek bir yeniden yapılanmaya yol açıyor. Büyüyen askeri bütçelere sahip büyük devletlerin hâkimiyetindeki bir dünyada gelişme göstermek için Avrupa’nın gerçek bir güç haline gelmekten başka seçeneği yok. 1945 sonrasının küresel istikrar dönemi son buldu ve artık geri gelmeyecek. Soğuk […]
Bugünlerde ekonomik sıkıntılarımızın tümü, eşitsizliğin dört atlısının (yükselen enflasyon, rekor gıda ve enerji fiyatları ve hepsinden önemlisi de Ukrayna’daki savaş) dörtnala üzerimize doğru geldiği “kusursuz küresel fırtına” ile ilişkilendiriliyor. Yönetici seçkinlerin, toplumlarımızı çöküşün eşiğine getiren güç dinamiklerine dokunmadan, kuralları pervasızca yeniden yazmalarına müsaade ettiğimiz takdirde bu “kusursuz fırtınadan” çıkmamız mümkün değil. Washington’daki ekonomi zirvelerinin Hartum […]
© 2024 – Sitede yer alan fikirler yazara aittir ve Perspektif’in editoryal tercihlerini yansıtmayabilir. Kaynak gösterilmesi ve link verilmesi kaydıyla kısmen alıntı yapılabilir.