Dinsizler, arzuların ve içgüdülerin içine karışmış olduğu bir “akıl” kavramı/tapınımı ile kendilerini kandırırken; dindarlar da yorum yolu ile oluşturdukları bir “Tanrı” veya “hakikat” imgesi ile kendilerini kandırabilmektedirler. Dinsizler ve dindarlar için de ortak çıkış yolu, sürekli tetikte olmak, teyakkuzda olmak, kül yutmamak, uykusuz olmak, eşikte durmaktır.

Yegâne endişemiz öncelikle İslami şiar ve kavramların itibarsızlaştırılmış olmasıdır. Dünün devrimci/inkılabî kavramlarının -üstelik bugünkü sorunlarımızı da ziyadesiyle çözme kabiliyeti varken-, bugünün cürümlerini maskelemede kullanılıp yeni nesillere hitap etmekten uzak bir iklimin oluşmuş olmasıdır. Evrensellik iddiasında olan bir dinin müktesebatının bu hale düşürülmüş olması hepimizi kaygılandırmalı; İslam’ın itibarsızlaştırılmasının bizzat “içeridekiler” tarafından görünür hale sokulmasına ciddi bir […]

“Şirket” olarak vazedilen siyaset, Cahiliyye dönemindeki gibi dinsel “şirk”e dönüştürülmüş gibi. Partililer ve geniş halka olarak milliyetçiliğin de dahil olduğu “Cumhur İttifakı”, haklı-doğru “Biz/Dost”u oluştururken; muhalefet, bâtıl ve yanlışı, yani “Ötekiler/Düşman”ı oluşturuyor. Böylece siyaset; adalet, özgürlük ve güvenlik arayışı olarak bir “rekabet” süreci olmaktan çıkarak; âdetâ -Sahabe arasında olduğu gibi- iç “savaş” havasına dönüşüyor.   […]

Taklit/Dogmatizm, “Hakikat” adına terör saçan bir psikoloji yaratır. Oysaki din ve siyaset alanları, herkesin bireysel sorumluluk üstlenmesi gereken alanlardır. Bu alanlarda dinsel “karizma”nın oluşması, sürekli istismar ve şiddet doğurur. Bunun istisnası yoktur. Dinler tarihi, bunun şahididir.   Kültürel-Tarihsel Arka Plan Mezopotamya, Ön-Asya, Doğu Akdeniz ve Mısır’da siyasal ve dini düşünceye “Çoban-Sürü” kodu egemendir. Bu durum, […]

Karadeniz’de coğrafya, dinin araçsallığını; etnik köken ise, genellikle psikolojisini/karakterini belirlemektedir. Karadeniz dindarlığında duygusallık-ruhsallık oldukça zayıftır. Ağır basan şekilcilik, ritüel ve pratik faydadır. “Türk Müslümanlığı” üzerine eleştirel bir yazı yazmış (Özgürlükçü Teoloji Yazıları, Ank. 2022, s. 127-132) birisi olarak, bu yazıyı, toplumun bir kesimini aşağılamak saiki ile değil; bu bölgenin dinsel sosyal-psikolojisini tasvir amacı ile kaleme […]

Sitemizde mevzuata uygun biçimde çerez kullanılmaktadır. Bilgi için tıklayınız.