Futbol üzerine yazmaya gelince ben sadece Galatasaray üzerine yazarım. Çünkü sistematik olarak sadece Galatasaray’ın maçlarını seyrederim. Beğenilerimin ve eleştirilerimin konusu Galatasaray’dır. Ancak ifade ettiğim bu limitler sahadaki futbol için geçerlidir. Yoksa kulüpler, markalar, onların arkasındaki kitleler hakkında söyleyecek birkaç sosyolojik tespitim vardır elbette. Sanırım Perspektif’te ilk kez futbol üzerine yazıyorum. Gazete Duvar’da birkaç yazım olmuştu […]

6 Ocak’ta, 58 yaşındaki İtalyan futbolcu ve teknik direktör Gianluca Vialli’nin dünyadaki vadesi dolarken bizim de gençliğimizdeki bir yaprak daha düşüp gidiyordu… 1964’te, İtalya’nın kuzeyindeki küçük Cremona şehrinde doğar. Topa merakladır, yeteneği de vardır. 16 yaşında profesyonel futbol hayatına başlar, Cremonese’ye imza atar. İtalya’nın ikinci ligi olan Serie B’ye çıkmasında çok katkıda bulunduğu takımının formasını […]

Trabzonspor bakışını Türkiye’den ziyade Avrupa’ya odaklamalı. Önceliğini Süper Lig’den çok Konfederasyon Ligi’ne vermeli. Zira bu ligdeki takımlar ile Trabzonspor arasında öyle çok büyük farklar yok. Burada elde edilecek başarı -bir Avrupa Kupası- Trabzonspor’un hanesine yazılacak en büyük kâr olur. 1996’dan bu yana Trabzonspor, üç büyük travma yaşadı: 1995-1996 ve 2004-2005 sezonlarında avucunun içine kadar gelen […]

Hangisinin daha büyük/olduğu tartışması -muhtemelen bundan sonra da- sürüp gidecek olsa da artık ne Pelé var ne de Maradona. Futbol dünyamıza güzellik katan kahramanlarımız birer birer sahneden çekiliyor. Evvela ‘Tanrı’nın Eli’nden olduk, şimdi de ‘Siyah İnci’yi kaybettik. Pelé, 82 yaşında sahayı terk etti. 1958 yılında, Dünya Kupası finalleri için İsviçre’deyiz. Kupanın en çok ilgi gören […]

Bir Dünya Kupası’nı daha idrâk etmenin vazife şuuruyla ve turnuvanın bitmiş olmasının hüznüyle “cepheden” son mektubu yazıyor ve Arjantin’in şampiyonluğunu daha ilk günden dile getirmek cesaretini gösterdiğimizi hatırlatıyor ve “bizim çizgimiz belli” diyorum. Çizgimiz, Arjantin! Futbol olarak kabul edilebilir bir Dünya Kupası’na tanık olduk. Daha fazlası için, sürprizlerin olmaması gerekiyor, ancak sürprizsiz bir kupanın da […]

Kupa başlarken her sağlıklı insan gibi beklentileri ve istekleri öne çıkarmış, analiz ve tahminleri geri plana itmiş, futbolla ilişkin ne kadar önyargı ve önkabul varsa dile getirme gaflet ve delaletinde bulunmuş idik. Çeyrek final öncesi, manzaraya ait “cephe raporu” ilişiktedir. Bir ümidle bekledim, Perspektif editörleri ola ki, “bu kadar emek verdin, televizyonun küçük ekran ve […]

Trabzonspor, taraftarları için her şeyden önce “statükoya karşı direnci” anlatıyor. Ezilenlerle duygu birliğini ve İstanbul ile mukayese edildiğinde son derece kısıtlı olanaklara sahip bir Anadolu takımının mevcut düzeni bozmasını temsil ediyor. Türkiye’nin İstanbul’dan ibaret olmadığını gösteren ve Anadolu’nun itirazını yükselten bir ses olarak görülüyor. Hayata gözlerinizi Trabzon’da açmadınız. Yakın-uzak geçmişinizde bu güzel Karadeniz şehriyle bir […]

Tamam futbolu boykot edelim; ama yanı başımızdaki hibelerin, servetin ve silah tedariki anlaşmalarının izini de sürebilelim. 2022 Dünya Kupası’nın, bir süredir ekonominin güç merkezlerinden biri olan Katar’ın meşru bir kültürel ve siyasal aktör olarak uluslararası arenaya vardığını müjdelemesi bekleniyordu. Şu ana kadar beklenenin tam tersi oldu. Kupa, çarpıcı bir biçimde Katar’ın aleyhine döndü, başarabildiği tek […]

Arjantinlilerin ve Arjantin muhiplerinin, ilk günden itibaren, Messi’den tek bir isteği var: Maradona’nın yaptığını yapmak ve dünya kupasını Buenos Aires’e getirmek. Kendileri için olduğu kadar, belki de ondan da çok, Messi için de istiyorlar bunu. Çünkü Messi’nin muazzam kariyerindeki tek eksiklik bu; her şeyi var ama dünya kupası yok. Ve Katar-2022 de bu eksikliğini gidermesi […]

Son derece objektif bir şekilde Arjantin’in şampiyon, Bolsonaro destekçisi Neymarlı Brezilya’nın ve güzide Krallığımızın futbol verimini yavaş yavaş öldüren Gareth Southgate’in, Avrupa’nın belki de en yetenekli kadrosunu yerlerde süründüren Roberto Martinez’in rezil olmasını ümid ediyorum. B planım yok. C planım (Almanya şampiyon), kahır ve keder. 80’lerde suçluluk duygusuyla herkes futbol sevdiğini ve seyrettiğini gizledi, 90’larda […]

  • 1
  • 2

Sitemizde mevzuata uygun biçimde çerez kullanılmaktadır. Bilgi için tıklayınız.