Erdoğan-Esad diyaloğunun Bağdat’ta yapılması yönündeki tartışmalar, Erdoğan’ın Nisan ayında Irak’a yaptığı ziyaretle başladı. Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani hükümetinin Bağdat teklifinin reddedilmediği anlaşılıyor. Irak Dışişleri Bakanı Hüseyin’in açıklamalarındaki toplantının prensipte kabul edildiği detayı da bu süreçten itibaren diplomasi trafiğinin sürdüğüne işaret.

Suudi Arabistan’ın Irak’a yönelik açılımı, özellikle Kerbela’daki yatırımları ve diplomatik angajmanları, Veliaht Prens Muhammed bin Selman liderliğindeki dış politika değişiminin önemli bir yansımasıdır. Bu strateji, 2030 Vizyonu çerçevesinde, ekonomik işbirliği ve yumuşak güce vurgu yaparak bölgesel istikrarı artırmayı ve İran’ın etkisini dengelemeyi amaçlamaktadır.

Kasım Süleymani’nin Irak’ta ektiği tohumlar meyve vermeye başladı. Sadece Şii değil, Sünni ve Kürt bölgeleri de İran’ın etkisi altında. Irak Kürdistan’ını ilgilendiren kararlar bile Tahran’dan gelen mesajlara göre alınıyor. Bunun en somut örneği, Kürdistan Parlamentosu seçimi tartışmasında yaşandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan yarın Irak’a gidiyor. Betül Doğan Akkaş, Erdoğan’ın ziyaretinin hemen öncesinde Bağdat’ta idi ve Erdoğan’ı nasıl bir Bağdat’ın beklediğini yazdı.

Bağdat uzun süre PKK’yı Kürtlerle Türkiye arasındaki bir mesele olarak değerlendirerek, sorunu Erbil’e havale ediyordu. Ancak örgütün Süleymaniye, Kerkük, Musul ve özellikle de Sincar’daki faaliyetleri Bağdat’ı aksiyon almaya itti. Ankara’nın güvenlik ve istihbarat diplomasisindeki “maksimum baskısı” üzerine Bağdat, paradigma değişikliğine giderek Ankara ile sorunlu bir dosyayı kapatmaya istekli olduğu mesajı verdi.

IŞİD’in 2014’teki saldırısından önce Ortadoğu’nun ikinci “Dubai”si olacağı ifade edilen Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi (IKBY), vekalet savaşları ve uluslararası güçlerin şov alanı haline getirildi. Saldırıların eksik olmadığı bölgede halk, 10 yıl önceki güvenlik ve ekonomik istikrarı mumla arıyor.

İran ve vekil grupları, ABD’nin İsrail’e desteğini şiddetle eleştirirken direkt savaştan ziyade çatışma alanını yayarak düşmanlarının enerjisini parçalamaya odaklanıyor. ABD hedeflerine doğrudan saldırıdan kaçınan İran, çatışmayı Erbil gibi kontrol edebileceği kolay alanda tutuyor ancak bu çok boyutlu gerilim patlamaya hazır bomba.

IŞİD’in mağlup edilmesinin ardından önemi azalmaya başlayan kimlik siyaseti, Irak’ta mevcut kimliğe dayalı gerilimlerin tekrar gün yüzüne çıkmasına neden olabilir. Seçimlerin, merkez-yerel eksenli ilişkilerde yerel yönetimlerin güç kazanmasına yol açması da bu fenomene çarpan etkisi yapabilir. Tüm bunların toplamında Irak’ı orta ve uzun vadeli sorunlar yumağı bekliyor.

  • 1
  • 2
Sitemizde mevzuata uygun biçimde çerez kullanılmaktadır. Bilgi için tıklayınız.