Organik aydın bir ideoloji, siyasi parti veya program ile toplumun geniş kesimleri arasındaki ilişkiyi kuran, bir anlamda bu ilişkiselliğin katalizörü olan bir işlevdir. Entelektüel fikir üretir, (organik) aydın ise üretici değildir genellikle. Mevcut fikirleri, daha önce düşünülmüş olanı toplumsallaştırır, kamusallaştırır. Fikirleri topluma taşır. Toplumdan geri besleme alır. Onunla da merkezi yönlendirir. Türkçe okuryazarlıkta sanki şöyle […]

Polonyalı yazar Olga Tokarczuk’un Sür Pulluğunu Ölülerin Kemikleri Üzerinde isimli romanı, insan ve hayvanlar arasındaki orantısız güç ilişkisini sorguluyor. Romanın okura geçirdiği en kritik his, bir şeylerin değişme vaktinin geldiği. Hayvanların insanlardan intikam alma vakti geldi de geçiyor ya da daha genel çerçevede insan, doğa, evren, uzay, varoluşla ilgili bilgilerimiz tersyüz edilmeli. İnsan ve hayvan/lar […]

Şahsiyet farklılıktır. Kimlik değil, kişiliktir. Hiç kimseye benzememektir. Nevi şahsına münhasır olmak ya da bir alamet-i farika haline gelebilmektir. Şahsiyet cemiyette oluşur, diğerleriyle ilişki içindeyken inşa ettiğiniz bir şeydir. Şahsiyet; cemiyeti, kamuyu, tüm ötekileri öngörmeden mümkün değildir. “Şahsiyet”ten ahlakı ve haysiyeti çıkardığımızda geriye kalan palyaçoluktur. Tıpkı Perspektif’te geçen hafta yazdığım “Haysiyetin Sosyolojisi” yazısında olduğu gibi […]

Otoriter rejimler haysiyet celladıdır. İnsanda haysiyet de, şahsiyet de bırakmaz. Çünkü herkes otoriteye benzemek zorundadır. Her şeyin, herkesin yekpare bir otorite etrafında, neredeyse onun klonları olarak vücuda geldiği ortama artık toplum demek bile mümkün değildir. İşte en vahimi de budur: Herkesin birbirinin neredeyse aynı olduğu yerde aslında kimse kalmamıştır. Elbette haysiyet de. Haysiyetin insanlar arasında […]

Bir toplumda çalışma yaşında olanların yaklaşık yüzde 15’i işsizse, çalışanların yüzde 45’i asgari ücretle çalışıyorsa, asgari ücret açlık sınırının altındaysa, emeklilerin büyük bölümü asgari ücretin altında ve açlık sınırının yaklaşık yarısı kadar bir gelire sahipse o toplum ahlak-sızdır. Toplanan verginin üçte ikisinin tüketimden alındığı bir topluma ahlak henüz uğramamıştır.   Ahlaksız insan olur mu? Ya […]

Tanpınar Araştırmaları Akademisi, en azından 2032’de açılmak üzere pekâlâ planlanabilir ve bu kurumun mekânı olarak da Narmanlı Han düşünebilir. Bu akademi Tanpınar’ın bütün el yazmalarını arşivler ve internet üzerinden araştırmacıların çalışmalarına açar. Düzenli bir Tanpınar Araştırmaları dergisi çıkarır. Tanpınar hakkında başka yayınlara öncülük eder, konferanslar, sempozyumlar düzenler. Okumaya başladığınız bu yazıyla birlikte haftalar önce Tanpınar […]

Profesyonel ormancı, yaban hayatı ekoloğu, eğitimci, doğa koruma avukatı ve yazar Aldo Leopold, Bir Kum Yöresi Almanağı isimli kitabında doğa gözlemlerini, doğa ve çevredeki insanlar arası ilişkiyi, kaybolmakta olan türleri ve keşfetmekten büyük mutluluk duyduğu eşsiz deneyimlerini edebi ve şiirsel üslubuyla aktarıyor.  Yaşadığımız 21’inci yüzyıl “insan çağı”, diğer bir deyişle Antroposen olarak adlandırılıyor. Bu kavram […]

Portekiz’de Fernando Pessoa için düşünülebilmiş bir şey, niçin Türkiye’de Ahmet Hamdi Tanpınar için düşünülemiyor? Neden bu toplum Tanpınar’ı 57 milyon dolara değişebiliyor? Narmanlı Han deyince Türkiye’de akla neden Ahmet Hamdi Tanpınar Evi ya da Müzesi değil de, AVM ya da rezidans geliyor? Aslında elbette mesele sadece Narmanlı Han’ın müze olması değil, Tanpınar’dan bu kadar kolay […]

20’nci yüzyılın önemli Kürt aydınlarından Emin Ali Bedirxan Bey’in hukukçu ve dil bilimci oğlu Celadet Bey, 1933’te Mustafa Kemal’e hitaben bir mektup kaleme alır. Mektubunun ilk kısmında hukukçu ve siyasetçi şapkasıyla rejimin Kürt politikalarını mercek altına alır ve Kemalist rejimin Kürt karşıtı bir siyasetle alabileceği bir yolunun olmadığını söyler. İkinci kısmında ise bir dilbilimci olarak, […]

Bugün Portekiz’de, özellikle de Lizbon’da nereye gitseniz karşınıza Pessoa çıkıyor. Bu büyük şair/yazar ülkesinin en önemli markası konumunda neredeyse. Onun ülkesine sahip çıktığı oranda, hatta daha fazlasıyla ülkesi de ona sahip çıkıyor. Peki, Tanpınar’ın takıldığı hangi kahve ya da lokanta şu an mevcut İstanbul’da? Bu ülkede eğer muhafazakârlık diye bir şey olsaydı, bütün bunların da […]

Sitemizde mevzuata uygun biçimde çerez kullanılmaktadır. Bilgi için tıklayınız.