Kültür endüstrisinin hem klasik hem de yeni medya araçlarıyla sunduğu güldürü etkinlikleri insanları düşünen ve eyleme geçen özne olmaktan uzaklaştırmakta, anlamlı ve sürekli ilişkilerin dayandığı kutsalları tasfiye etmektedir.

Türkiye’de 150 yılı aşan bir maziye sahip mizah basını, toplumun geçirdiği değişimi yansıtabilecek en verimli mecradır. Bir toplumun katettiği yolu ve durduğu noktayı görünür hale getiren mizah dergileri, Türk Basın Tarihi’nde her zaman en çok satan dergiler olmuşlardır.

Mizah şiddetten uzak sivil bir eylemdir ve Weberyen anlamda şiddet tekelini elinde bulunduran devlet ya da devletin kaptan köşkündeki hükümet, kendi dümen suyuna girmeyenlerce iktidarlarının sorgulamasına tarih boyunca hoş gözle bakmamıştır… Diyalektiğin gereği hegemonya varsa karşı hegemonyanın da doğması kaçınılmazdır ve genelde mizah özelde politikomedi bu sürecin rahmidir. Perspektif’te bir önceki “Stand-upçılar Ne Anlatıyor?” başlıklı […]

Stand-upçıların başını çektiği yeni mizah anlayışı toplumu ifsat etmek yerine toplumun dönüşümünü anlamamıza zemin sağladığı için en azından ona kulak kabartmamız isabetli olacaktır. Yoksa ne mizah sadece mizahtır ne de sadece mizahçılara bırakılacak kadar ehemmiyetsizdir. Mademki yazılarım kahir ekseriyetle “Bakış” başlığı altında yayınlanıyor ve bu da bana geniş bir hareket alanı bahşediyor, izninizle bu imtiyazımı […]

Sitemizde mevzuata uygun biçimde çerez kullanılmaktadır. Bilgi için tıklayınız.