İktidarın cehaleti, cehaletin iktidarına dönüştüğünde artık uzam baştan aşağı kötücül bir karmaşaya evrilir ve bu karmaşadan hayır çıkma ihtimali yoktur. Cehaletin genelgeçere dönüştüğü, cahilin en tepeye kurulduğu bir dünya ise kelimenin gerçek anlamıyla dehşet vericidir. En iyiler en aşağıda, en kötüler en yukarıda temsil bulur. Haklılar ezilir, haksızlar ellerini kollarını sallayarak ortalıkta dolaşır.    Cehalet […]

Sistemik değişim, halihazırdaki de facto “Güçler Birliği”ni olumlu anlamda törpüleyeceği gibi, gücün farklı toplum kesimlerinin temsilcileri arasında paylaşımını getireceği ölçüde de bir arada yaşamın farkındalığını ve siyasetin normalleşmesinin değerinin kavranmasını artıracaktır. Yazının birinci bölümüne buradan ulaşabilirsiniz.   “6’lı Masa”ya dönük anti-propagandaların karakter tahlili şu şekilde özetlenebilir:   Masaya yönelik anti-propagandaların göz boyamacılık dışında bu ülkeye […]

İktidar mahfilleri ve destekçisi medya, Güçlendirilmiş Parlementer Sistemi tahfif çabalarının yanında, geçmiş parlamenter sistemden neler çektiğimize ilişkin argümanlar ortaya koyarak, -böylelikle mevcut sistemin iyiden iyiye çürümüş taraflarını da gözlerden kaçırdıklarını zannederek- muhalefetin aslında topluma yeni bir şey söylemediğini, eskiyi pazarladığını zihinlere kazımaya çalışmaktadır. 15 Temmuz’un rüzgârını arkasına alarak kendisine “yerli-milli” bir meşruiyet alanı oluşturan Cumhur […]

Muhafazakârların iktidarı iktidarın muhafızlığına soyunmak anlamına gelmemeliydi. İdeolojiye dönüşen bütün güzel kavramlar gibi gelenek de muhafazakârlığın elinde boyası dökülmüş, orası burası yırtılmış, yüzey yapıları aşınmış, ne olduğu belli olmayan tuhaf bir halitaya dönüştü. Eldeki resimler netliğini yitirince hikâyeler de ciddiyetini kaybetti. Hafıza zamanın fotoğraf makinesidir. Kim bilir, belki de hayatın bize renkli görünmesinin sebebi budur. […]

Kutuplaşma ve rövanşizmin siyaseti ve toplumu olabildiğince baskıladığı vasata merhem olacak çözümler ortaya konamazsa, salt bu hesaplar üzerine bir beklenti ülkenin meselelerini halledemeyecektir. Sorunumuz daha geniş kapsamlıdır ve hem sistemik yapının hem de sosyo-politik kültürün mahiyetini dönüştürecek şekilde bir vizyona sahip olunmalıdır. Parlamenter geleneği içine sindirmiş Türkiye’ye 50+1’i dayatan Cumhurbaşkanlığı Sistemi’nin sistemin yapısına, ittifak partilerinin […]

İktidarın ‘Dövize Çevrilebilir Mevduat’ hamlesi, asgari ücret, 3600 ek gösterge gibi bileşenlerle birlikte belli ki bir erken seçimin son hamlesidir. Tüm yükü, üzerinde yeterince borç yükü olan ve günbegün artan Hazine’ye, yani Kamu Maliyesine (yani halka) yükleyen bu hamle, faize ve fiyatlara olumlu hiçbir etki yapmazken, aksine enflasyonun ve kurun tetiklenmesini beraberinde getireceğe benzemektedir. Seçmenin […]

Şehrin varoşlarında zar zor geçinenlerin, saltanatvâri yaşam içinde olan tavan ve çeperindekiler için ‘kurtuluş destanı’ mühendislikleriyle sürekli dua ettiği, varlığını adadığı bir sosyolojik zemin inşa edildi.  Siyaset bilimci yazar Hasan Aksakal, ‘Türk Muhafazakarlığı’ kitabında, muhafazakarlığın tarihsel sürecini ve Ak Parti’yle dönüşen halini, ‘terennüm-tereddüt-tahakküm- kavramlarıyla anlatır. Aksakal bir söyleşisinde, bu kavramlar üzerinden yapı söküme uğrattığı Türk […]

CHP dışındaki partilerin ve dahi muhafazakâr-dindar sivil toplumun da helalleşme ve yüzleşme teklifine omuz verip daha ileriye taşımaları gerekir. Sağlıklı bir “demos” olma yoluna da ancak bu özeleştiri dağarcığı ve yüzleşmelerle girilebilir. Bu konular yüz yıllık hikâyemizin künhünü oluşturuyor. “Kutuplaşma” ve “Rövanşizm”in her daim içinde yaşıyoruz. “Helalleşme” ve “Yüzleşme” gündemleri -kısırlaştırma çabalarına rağmen- bundan dolayı […]

Türkiye sosyolojisi açısından baktığımızda tüm etnik kökenleriyle muhafazakar kesimler siyasi-toplumsal ilkeler düzleminde bir zihniyet dönüşümü yaşamadıkça; o ilkelerle dini şiarların özünü çağa güncellemedikçe, köklü bir demokratik gelişim, şeffaflıkla, denetimle, öngörülebilirlikle, güvenilirlikle harmanlanmış bir sosyo-politik iklim oluşamayacaktır. Muhafazakar-dindar kesimler geciktikçe, Türkiye gecikecektir. Hangi soruna el atarsak atalım, hangi veriler ve detaylar üzerinde yoğunlaşırsak yoğunlaşalım, aslında yapısal […]

Dinde ve dindarlıkta bireysel düşünme ve vicdan, Kur’an tarafından sürekli tavsiye edildiği halde; bunu terk ederek taklidi, dogmayı tekrarı ve geleneği –cahiliye Araplarındaki katı gelenekçi mantıkta olduğu gibi-  “sünnet” kavramı ile gelenekleştiren Sünniliktir. Bu hareketlerin her üçünün de katı-muhafazakâr ve gelenekçi oldukları su götürmez bir gerçektir. Şii “İmamet” doktrini/teolojisi, -Şah İsmail’in yenilgisinden sonra- yirminci yüzyılda […]

Sitemizde mevzuata uygun biçimde çerez kullanılmaktadır. Bilgi için tıklayınız.