İçinde bulunduğumuz, hakikatin önemini yitirdiği post-truth çağında, kapalı grup bireylerinin -yani mahallelinin- kendi dışındaki gerçeklikleri kabul etmeme eğilimi, ahlaki değerlerin sözde dava uğruna esnekleştirildiği ve katı bir fıkıh anlayışına dayalı popülist, yerel bir ideolojik din anlayışını bizlere dayatmaktadır.