Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YSK) test sonuçları, 2019 ve 2023 yılları arasında genelde bir iyileşmeye işaret etse de 2023 yılı iyileşmenin azaldığı bir yıl olmuştur. Deprem felaketinin yaşandığı 2023 yılı YKS test sonuçları 2022 yılı test sonuçlarına göre ciddi anlamda düşüktür. Başarısızlığın bir bölümü yaşanan felaketlere atfedilse bile oldukça düşük test ortalamaları, yetkin olmayan gençleri üniversiteye […]

Kendi içiyle meşgul olmaktan dışarıya dönemeyen CHP, topluma zaman ayıramıyor, toplumun taleplerine kulak kesilemiyor, bunlara politikalar da üretmiyor ve tabiatıyla seçimleri de kaybediyor. Hal ve gidişatta bir değişiklik olmazsa, ki çok zor, Türkiye 2024’te CHP’nin bir sonraki mukadder yenilgisine tanık olacak. Erdoğan, 28 Mayıs’ta cumhurbaşkanlığı seçimlerini kazandığı belli olduktan sonra yaptığı ilk açıklamada, 2024’te yapılacak […]

Recep Tayyip Erdoğan’ın oy aldığı iller eğitim ve sosyoekonomik gelişmişlik düzeyi göreceli olarak diğer illerden düşük olan illerdir. Bugüne kadar gözlenen bu gerçek, referandumla ilgili yapılan analizde ortaya çıkmıştı. Şimdi de 2023 Cumhurbaşkanlığı seçimi için yapılan analizde teyit edilmiş olmaktadır. Bu kısa analizde, Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK) ilan ettiği verilerle 2023 Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Recep Tayyip […]

Modern insanın moderniteyle ve/ya modernizmle temel sorunu, güvenli bir limana demirlemiş değil de fırtınalı bir denizde var olma çabasını süreklileştirmesinin verdiği ebedi kriz halidir. Kısacası, bu minvalde, katı olan her şey buharlaşırken kati bir istikamet de berhava olmuştur. Bertrand Russell’ın “Devrimler omuzları değiştirir, omuzlardaki yükü değil” dediği gibi, seçimler de hükümetleri değiştirişse de gündemlerini değiştirmiyor. […]

Ayrı partileşme, iki aktörün, hayati derecede önem arz eden hatalarının ilkiydi. Çünkü kamuoyu, Davutoğlu ile Babacan arasında, her birinin ayrı bir parti kurmasını gerektirecek kadar esaslı bir fark görmüyordu. Dolayısıyla güçlerini birleştirdikleri takdirde onlara kredi açabilecek bir zemin vardı; yeni partinin güçlü ve iddia sahibi olması kuvvetle muhtemeldi. 1 Kasım 2015 seçimlerinde AK Parti’nin oyu […]

Muhalefet blokunun seçim yenilgisinin ardından kazanımlarının hepsini kaybetmesi tehlikesi ile karşı karşıyayız. Seküler orta sınıfın yeniden kabuğuna çekilmesi, yenilmişlik duygusunu kibirle telafi etmesi, mahallelerin arasındaki yüksek duvarlarda son yıllarda açılmış gediklerin yeniden kapatılması, tüm farklılıklarıyla birlik içinde olmasını hayal ettiğimiz Türkiye’nin yeniden birbirinden nefret eden toplum kesimlerine bölünmesi tehlikesi ile karşı karşıyayız. 18 Mayıs’ta gerçekleştirilen […]

Makro politikaların seçmende yarattığı etki sınırlı kalabiliyor. İşte tam da bu noktada, değerli ekonomist Mahfi Eğilmez’in de vurguladığı gibi, “mikro politika” ihtiyacı doğuyor ve sosyal yardım politikalarından yoksul hane ziyaretlerine, geniş istihdam çözümlerine, parti üyeliklerine dek seçmenin “kalbine” giden birçok “anahtar” devreye giriyor. Seçmenin her zaman rasyonel davranmayacağını ve duygularının olduğunu da sürekli akılda tutmak […]

“Helalleşme” seferine gönülsüz katılanlar çoktu muhalefet safında. Onları bu söylemde tutan ise zafer vaadiydi. Kendilerini olmak istemedikleri pozisyonda tutan, bana göre erdemli bu denemeye dayanmakta zorlandı birçoğu. Şimdi görünen o ki amaçsız kalan bu yığınlar evlerine geri dönmek istiyorlar. CHP’nin “klasik” çizgisini yeniden canlandırmak için on binlerin dönüşü başlıyor. Tarihimizde ilk defa yaşadığımız iki turlu […]

Muhalefet, bilhassa da muhalefetin iki önemli aktörü CHP’yle HDP, 2023 seçimlerinin muhasebesini kısa ve acısız bir biçimde ve yenilenerek tamamlamanın bir yolunu bulamazlarsa, milli ve yerli rejim kalıcılaşmak yolunda önemli bir fırsat bulacak gibi görünüyor. Olur da kalıcılaşırsa, milli ve yerli rejimimizin daha ne kadar yerlileşip millileşeceğine Erdoğan ve rejimin Erdoğan sonrası sahipleri karar verir. […]

Devrimin üzerinden 100 sene geçmesi ile halkımızın tümüne yakını, seçimi/sandığı politik meşruiyetin temeli olarak görmektedir. Yarısı, katı-muhafazakâr olarak -ne pahasına olursa olsun- değerlerine bağlılığını sürdürmektedir. Diğer yarısı ise, Batı’nın geliştirdiği hukuk devleti, anayasal demokrasi, kuvvetler ayrılığı, şeffaflık/denetim, laiklik (sekülerlik değil), kurum-kural ve hukuku talep etmektedir. Seçimi ufak-tefek olayların dışında “oylama kurallarına” uygun olarak ve yüksek […]

Sitemizde mevzuata uygun biçimde çerez kullanılmaktadır. Bilgi için tıklayınız.