Semâzen, yüzyıllar boyu zulmedilen dervişlik hareketini bir anlığına canlandırıp ortadan yok oluyor. Dervişler gitmeyi bilenlerdir. Semâzen gitmeyi bilen olarak muktedirin karşıt imgesini temsil ediyor. Dolayısıyla Saraçhane’deki sahnenin “Orta sınıf zevkine hitap ettiğini; Batı için egzotik bir imge olarak semâzen konseptini temsil ettiğini ve marjinalleştirilen grupların acılarını görünmez kıldığını” iddia etmek, tarihsel ve analitik bağlantılar kurmaksızın aceleci davranmak demektir.