Bedevi Arap Aşiretler ile Dürziler arasındaki tarihi rekabet, bu kez hiçbir otoritenin olmadığı bir sahada kanlı bir hesaplaşmaya dönüşmüştür. Yaşanan kaos ve DEAŞ dahil çeşitli terör gruplarının yeniden alan bulabilme ihtimali, başta ABD olmak üzere uluslararası toplumu harekete geçirmiştir.

Süveyda’daki gerilim yalnızca yerel bir sorun değildir; etnik-mezhepsel fay hatlarını tetikleyebilecek bölgesel bir krizdir. Bu nedenle çözüm, yerel, bölgesel ve uluslararası düzeyde çok katmanlı olmalıdır. Arap Baharı sonrası Suriye’de oluşan fay hatları artık hem iç hem dış müdahalelerle şekillenmeye devam ediyor. Süveyda’daki gelişmeler bu bağlamda yalnızca yerel bir huzursuzluk değil, aynı zamanda İsrail’in bölgesel stratejisinin […]

Devlet otoritesi zayıfladığında aşiret ön plana çıkar, adeta bir devlet gibi işlev görmeye başlar ve bireyler için gerçek bir sığınak hâline gelir. Toplumun üyeleri, devletin koruyucu şemsiyesi çekildiğinde, güvenlik ve destek arayışıyla aşiretlerine yönelirler. Aşiret onlar için güvenli bir liman ve sıcak bir kucak olur. Bu durum, son on dört yılda Suriye’de devlet kurumlarının çökmesiyle birlikte çok net şekilde gözlemlendi.

Suriye’de hâlihazırda yamalı bohça hüviyeti arz eden bir ordudan ulusal bir kurum yaratılması uzun yıllar alacak gibi görünüyor. Ekonomik teşviklerin azlığı, farklı ideolojik oryantasyonlar, standart bir askerî eğitimin yokluğu, ülke için farklı politik vizyonlar ve tarafların Suriye savaşından getirdiği güven bunalımları, binlerce silahlı adama sahip liderlerin güç istenciyle birleşince ortaya ciddi bir entegrasyon problemi çıkıyor.

27 Temmuz’da, Golan Tepeleri’ndeki Mecdal Şems kasabasına gerçekleştirilen roket saldırısında çoğu çocuk 12 kişi hayatını kaybetti ve birçok kişi yaralandı. İsrail Savunma Kuvvetleri, roketlerin Lübnan’ın güneyinden fırlatıldığını ve saldırının Hizbullah tarafından gerçekleştirildiği iddia etti. Hizbullah ise bu suçlamayı kesin bir dille reddetti.

Sitemizde mevzuata uygun biçimde çerez kullanılmaktadır. Bilgi için tıklayınız.