ADNAN BOYNUKARA

1987-2009 yılları arasında farklı kurumlarda mühendis ve yönetici olarak çalıştı. 2009-2015 yılları arasında ise Adalet Bakanlığı'nda Yüksek Müşavir olarak görev yaptı. 25 ve 26. dönemlerde Adıyaman milletvekili olarak TBMM’de bulundu.

ADNAN BOYNUKARA

1987-2009 yılları arasında farklı kurumlarda mühendis ve yönetici olarak çalıştı. 2009-2015 yılları arasında ise Adalet Bakanlığı'nda Yüksek Müşavir olarak görev yaptı. 25 ve 26. dönemlerde Adıyaman milletvekili olarak TBMM’de bulundu.

TÜM YAZILARI

Suriye’nin geleceğine ve bölgesel dengelere dair bir projeksiyon: Washington, SDG’nin özerklik taleplerini sınırlı idari düzenlemelerle destekleyerek ülkenin kuzeydoğusundaki yapıyı kalıcı kılmayı amaçlıyor ancak bunun sosyolojik zemini tartışma konusu. On beş yılı aşan savaş topluluklar arasındaki güveni zedeledi. Bu tabloya bakıldığında Ankara’nın bölgesel diplomasiyi çok boyutlu yürütmesi gerektiği açık.

Kimlik siyaseti, toplumları birleştirmekten çok ayırıyor, diyalog alanını daraltıyor, hatta kimi zaman şiddet riskini tetikliyor. Kimlik siyaseti kısa vadede kazandırır, uzun vadede ülkeyi tüketir. Demokratik cumhuriyet ise tüm kimlikleri oldukları şekliyle yaşatır ve ortak geleceği güçlendirir. Geleceğimizi ortak akıl ve eşit yurttaşlık üzerine mi kuracağız, yoksa kimliklerimizin dar sınırlarında mı tükeneceğiz?

Erdoğan’ın son dönemdeki konuşmaları ve attığı somut adımlar, çözüm iradesinin yalnızca bir “söylem” değil, aynı zamanda ülkenin geleceği için bir “strateji” olduğunu ortaya koyuyor. Bu nedenle bugün sorulması gereken soru, “Türkiye bu defa ortak akılla çözümü sahiplenebilecek mi?” sorusudur. TBMM Komisyonu’nun kurulmuş olması, bu soruya büyük oranda olumlu cevap verildiğinin göstergesidir.

Takip edilen Suriye politikası, Suriye’deki tüm unsurların kendini özgürce temsil etmesini, eşit vatandaşlık ilkesinin hayata geçirilmesini, Suriye’nin toprak bütünlüğünü ve bölgesel istikrarı tesis etmeye yönelik. Ankara’nın eşit vatandaşlığa ve demokratik siyasete dayalı yaklaşımı, yürütülen negatif kampanyaların gölgeleyemeyeceği kadar güçlü bir zemine sahip.

Küresel ölçekte demokrasinin karşı karşıya olduğu durgunluk, sadece sistemsel eksikliklerden ya da dış müdahalelerden kaynaklanmıyor. Aynı zamanda demokratik tahayyülün zayıflamasından, yurttaşların demokrasiden umudunu kesmesinden ve çıkar odaklı aktör söylemlerinin norm haline gelmesinden de besleniyor. Son yıllarda sıklıkla tartışılan konulardan birisi de demokrasi, demokratik işleyiş ve bu alanda ortaya çıkan sorunlar. Uygulama süreçlerine ilişkin ortaya çıkan […]

Kurumsal yapılar ve kimlikler, hafızalarına sahip çıkarak büyürler. Vefa, kişilere değil, kurumun kendisine duyulan saygıdır. Bir üniversite, geçmişini yok sayarak, inkâr ederek değil; geçmişine sahip çıkarak, onu doğru okuyarak geleceğe yürür. Beşir Atalay isminin Kırıkkale Üniversitesi kampüsünden kaldırılması, bu üniversitenin tarihine karşı bir vefasızlıktır. Bazı isimler vardır, yalnızca bir tabelada değil; fikirde, emekte ve kurumsal […]

Türkiye hem siyasi sistem hem de toplumsal bilinç açısından yeni bir dönemin eşiğine gelmiş durumda. Bu dönemin ruhu da siyasal olgunlukla birlikte topluma güven veren, ülkenin çıkarlarını gözeten, süreci sahiplenen, karşılıklı sorumluluk ilkesini temel alan yeni bir dilin inşasını zorunlu kılıyor. “Dil bir köprüdür; yıkan da, kuran da insanın kendisidir.” (Anonim)   Türkiye, uzun yıllardır […]

Süveyda’daki gerilim yalnızca yerel bir sorun değildir; etnik-mezhepsel fay hatlarını tetikleyebilecek bölgesel bir krizdir. Bu nedenle çözüm, yerel, bölgesel ve uluslararası düzeyde çok katmanlı olmalıdır. Arap Baharı sonrası Suriye’de oluşan fay hatları artık hem iç hem dış müdahalelerle şekillenmeye devam ediyor. Süveyda’daki gelişmeler bu bağlamda yalnızca yerel bir huzursuzluk değil, aynı zamanda İsrail’in bölgesel stratejisinin […]

PKK’nın silah bırakması, ilk başta güvenlik risklerinin azalması ve toplumsal huzurun güçlenmesi açısından olumlu bir gelişme olarak algılanacak. Elbette bu durum, başlı başına büyük bir değişim olacak. Ne var ki bu gelişme, Türkiye’deki siyasetin büyük kısmını ‘çıplak’ ve ‘hazırlıksız’ bırakma potansiyeline de sahip. Çünkü siyaset, büyük oranda, çatışmanın ürettiği refleksler üzerine kurulmuş durumda. İçeriğe değil […]

Sitemizde mevzuata uygun biçimde çerez kullanılmaktadır. Bilgi için tıklayınız.