Denizde İnsani Geçiş: Sumud Filosu’nun Hukuki Çerçevesi
Sumud Filosu meşru bir insani yardım konvoyudur ve bu filonun engellenmesi hukuka aykırı olacaktır. Devletler, filonun güvenliğini sağlayarak geçişini aktif biçimde korumalıdır; bu yaklaşım hem hukukun gereğini karşılamakta hem de ağır insani ihtiyaçların giderilmesi için zorunlu bir adım oluşturmaktadır.
Gazze’de siviller ağır bir yıkımla karşı karşıya. Uzun süredir uygulanan abluka ve bugün gelinen noktada toplu cezalandırmaya varan uygulamalar, temel ihtiyaçlara erişimi fiilen kesiyor. Gıda, su, ilaç ve tıbbi hizmet eksikliği can kayıplarını artırıyor; hayatı sürdürecek asgari koşullar ortadan kalkıyor. Bu gerçek, insani yardımın “isteğe bağlı” bir tercih değil, gecikmesi dahi ağır sonuç doğuran açık bir zorunluluk olduğunu gösteriyor. Bu bağlamda Sumud Filosu, sivil ve insani amaçla hareket eden meşru bir girişimdir. Yükü insani, yöntemi barışçıldır; hedefi sivillerin hayatta kalması için gereken desteği ulaştırmaktır. Uluslararası hukuk, böyle bir girişimin genel ve önleyici biçimde engellenmesini kabul etmez. Devletlerin görevi, geçişi güvenli ve düzenli biçimde sağlamak ve insani yardımın ulaşmasını temin etmektir. Kısaca: Ortada ağır bir insani ihtiyaç vardır ve yardım zorunludur. Dolayısıyla Sumud Filosu meşrudur ve engellenemez.
İnsani Yardım Gemisine Müdahale Edilemez
Sivil ve insani amaçla hareket eden bir gemi, barışçıl seyrüsefer hakkını kullanır ve kural olarak bayrağını taşıdığı devletin yetkisine tabidir. Açık denizde üçüncü devlet müdahalesi istisnadır; somut, yakın ve doğrulanabilir bir tehdit gösterilmeden durdurma, alıkoyma ya da zorla rotayı değiştirme hukuken meşru değildir. Bu çerçeve, insani yardım gemilerinin “genel ve önleyici” şekilde engellenmesini dışlar; müdahale yalnızca kanıta dayalı, dar kapsamlı ve kısa süreli ise gündeme gelebilir.¹
İnsancıl hukuk, sivillerin temel ihtiyaçlarına erişimin korunmasını emreder. Açlığa yol açacak uygulamalar yasaktır; bu nedenle insani yardımın akışına yönelik toptan engelleme kabul edilemez. Yardımın niteliği şeffaflaştırılmış, yük listesi açıklanmış ve bağımsız doğrulama mümkün kılınmışsa, doğru yaklaşım engellemek değil geçişi güvenle sağlamaktır. Aksi tutum hem seyrüsefer serbestisine hem de sivillerin korunmasına aykırılık oluşturacaktır.²
Yakın dönem değerlendirmeleri de bu ilkeleri teyit etmektedir. Denizde insani konvoylara yönelik müdahaleler, ancak ciddi ve doğrulanabilir bir tehdit ortaya konulduğunda ve daha hafif önlemler yetersiz kaldığında sınırlı biçimde meşru sayılabilir. Somut tehdit yoksa, insani amaçla hareket eden gemilerin önünü kesmek hukuk dışı bir kısıtlama olarak değerlendirilecektir.³
Abluka Hukuka Aykırıdır; Yardımın Önü Açıktır
Gazze üzerindeki abluka 2007’den bu yana sürmektedir. Bu rejim temel ihtiyaçlara erişimi sistematik biçimde kısıtlamakta, özellikle çocuklar ve savunmasız gruplar üzerinde ağır insani sonuçlar doğurmaktadır. Birleşmiş Milletler kurumları 15 yılı aşan bu kısıtlamanın sağlık, eğitim ve güvenli yaşam hakkı üzerinde kalıcı etkiler yarattığını belgelemiş bulunmaktadır. Bu bulgular ablukanın sivillerin gündelik hayatını çok yönlü şekilde felce uğrattığını ortaya koymaktadır.⁴
Nitekim sivillerin gıda, su ve tıbbi malzemeye erişimini yapısal olarak kesen bir abluka uluslararası hukuka aykırıdır. Uluslararası insancıl hukuk sivilleri açlığa mahkûm etmeyi kesin olarak yasaklamaktadır. Aynı çerçeve insani yardımın ihtiyaç sahiplerine ulaşmasını sağlama yükümlülüğünü açıkça ortaya koymaktadır. Hukuka aykırı bir ablukayı gerekçe gösterip denizde insani yardım gemisini durdurmak, ek bir ihlal teşkil etmektedir. Dolayısıyla, olası bir müdahale elbette meşru sayılmayacaktır.⁵
Uluslararası Adalet Divanı 19 Temmuz 2024 tarihli danışma görüşünde işgal altındaki topraklarda sivillerin korunması gerektiğini vurgulamaktadır. Divan insani erişimin kesintiye uğratılmasının hukuka aykırı sonuçlar doğurduğunu açıkça belirtmektedir. Divan ayrıca üçüncü devletlerin hukuka aykırı bir durumu pekiştirecek hiçbir eylemde bulunmaması gerektiğini ifade etmektedir. Bu ilke, denizde insani yardım taşıyan sivil gemilerin önünün kesilmesini de kapsamaktadır. İnsani yardım gemisini durdurmak, sivillerin temel ihtiyaçlara erişimini engellemekte ve hukuka aykırı durumu derinleştirmektedir. “Bu nedenle yapılması gereken, yardım akışını sağlamak ve geçişi fiilen güvence altına almaktır. Devletler yalnızca ulaştırmayı temin etmekle değil, hukuka aykırı engelleri önlemek ve gidermek için somut tedbirler almakla da yükümlüdür. Bu yaklaşım, hem Divan’ın ortaya koyduğu çerçeve ile uyumlu olmakta hem de sahadaki sivillerin yaşam hakkını ve onurunu korumaktadır.⁶
Sumud Filosu Meşrudur ve Korunmalıdır
Sumud Filosu sivil ve insani amaçla hareket etmektedir. Yükü gıda, su, tıbbi malzeme ve temel ihtiyaçlardan oluşmaktadır. Bu amaç ve içerik, filonun uluslararası hukuk bakımından meşru bir insani yardım girişimi olduğunu göstermektedir. Barışçıl seyrüsefer hakkı ve sivillerin korunması ilkesi bu meşruiyeti desteklemektedir. Bu nedenle filonun denizde durdurulması, alıkonulması veya rotasının zorla değiştirilmesi hukuka aykırıdır. Sumud Filosu sivillerin hayatta kalması için zorunlu olan yardımı ulaştırmayı hedeflemektedir. İnsani yardımın kesilmesi, sivilleri açlığa ve hastalığa sürüklemektedir. Bu gerçek, filonun faaliyetini bir tercih olmaktan çıkarıp bir zorunluluk hâline getirmektedir. Bu çerçevede devletlerin görevi, filonun geçişini güvenli ve düzenli şekilde sağlamaktır. Devletler, filonun denizde güvenliğini sağlamak ve olası saldırı ya da tacizleri önleyici tedbirleri hayata geçirmekle yükümlüdür.
Sumud Filosu açık ve şeffaf bir şekilde hareket etmektedir. Yük listeleri açıklanabilmekte, rotalar önceden bildirilebilmekte ve bağımsız doğrulama mekanizmaları işletilebilmektedir. Bu şeffaflık, kötü niyet iddialarını geçersiz kılmaktadır. Bu koşullar altında filoya yönelik genel ve önleyici müdahale, uluslararası hukuka aykırı bir engelleme oluşturacaktır. Olası müdahaleler yalnızca hukuka aykırı olmakla kalmayacaktır. Böyle bir müdahale, sivillerin temel ihtiyaçlara erişimini daha da zorlaştıracak ve yeni ihlaller doğuracaktır. Doğru tutum, filoyu denizde koruyup hedefe güvenli biçimde ulaştırmaktır. Devletlerin sorumluluğu, insani yardımın önünü açmak ve bu yardımın engellenmesine izin vermemek şeklinde anlaşılmalıdır.
Sonuç açıktır. Sumud Filosu meşru bir insani yardım konvoyudur ve bu filonun engellenmesi hukuka aykırı olacaktır. Devletler, filonun güvenliğini sağlayarak geçişini aktif biçimde korumalıdır; bu yaklaşım hem hukukun gereğini karşılamakta hem de ağır insani ihtiyaçların giderilmesi için zorunlu bir adım oluşturmaktadır.
Son Söz: Geçişi Sağlamak Devletlerin Yükümlülüğüdür
Denizde insani yardımın önünü açmak, birden çok bağlayıcı kaynağa dayanan açık bir yükümlülüktür. UNCLOS (md. 87, 89, 92, 97, 110), açık denizlerde seyrüsefer özgürlüğünü güvence altına almakta ve dar istisnalar dışında barışçıl gemilerin engellenmesini yasaklamaktadır. Sumud Filosu barışçıl ve insani bir konvoydur. Bu nedenle, filonun denizde durdurulması veya taciz edilmesi, seyrüsefer özgürlüğüne yönelik hukuka aykırı bir müdahaledir.⁷
Dördüncü Cenevre Sözleşmesi (md. 23, 55, 56), işgalci güce sivil nüfusun gıda ve tıbbi malzemeye erişimini sağlama ve yetersizlik halinde yardım planlarına rıza gösterip bunları kolaylaştırma yükümlülüğü yükler. Bu hükümler, insani yardım konvoyuna müdahale etmeyi ve sivil altyapıyı hedef almayı yasaklayan açık bir normatif sınır koyar. Devletler, denizde insani yardımın güvenli ulaşımını sağlamak ve hukuka aykırı engelleri kaldırmakla yükümlüdür.⁸ Roma Statüsü, sivilleri aç bırakmayı bir savaş yöntemi olarak suç saymakta ve insani yardımın kasıtlı engellenmesini cezalandırılabilir bir fiil olarak düzenlemektedir. Bu çerçeve, insani yardımı engelleyen her uygulamanın cezai sorumluluk doğurabileceğini göstermektedir. Devletlerin ve bireylerin, bu tür eylemlerden kaçınması ve bunları önlemesi gerekir.⁹
Soykırım Sözleşmesi, bir grubun fiziksel varlığını ortadan kaldıracak yaşam koşullarının kasıtlı olarak yaratılmasını soykırım tanımı içinde değerlendirir. Sözleşme, tüm devletlere soykırımı önleme ve cezalandırma yükümlülüğü yükler. Yardımın sistematik biçimde engellenmesi sivillerin hayatını sürdüremez hâle getirmektedir. Bu bağlamda devletlerin yükümlülüğü yalnızca müdahale etmemek değildir; devletler, insani yardımın güvenli geçişini sağlamak ve keyfi kısıtları gidermek için etkin önlemler almakla yükümlüdür.¹⁰
Deniz çatışmalarına uygulanacak hukuk bakımından, sivillerin yaşamını tehlikeye atan ablukalar yasaktır ve insani yardım misyonlarına dokunulmazlık tanınır. Bu hükümler, insani yardım konvoylarının kesintisiz ve güvenli geçişinin sağlanmasını zorunlu kılmaktadır.¹¹ Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin 2720 ve 2728 sayılı kararları, engelsiz insani erişimi talep etmekte ve yardım ulaştırılmasındaki engellerin kaldırılmasını istemektedir. Bu kararlar üye devletler açısından bağlayıcıdır; denizde güvenli ulaşımı sağlama ve insani yardımın akışını kolaylaştırma yönündeki yükümlülükleri güçlendirmektedir.¹² Devletlerin görevi açıktır: insani yardımın denizde kesintisiz ve güvenli intikalini sağlamak, keyfi engelleri gidermek ve Sumud Filosunu hedefe ulaştırmaktır.
__
¹United Nations. (1982). United Nations Convention on the Law of the Sea (UNCLOS), Arts. 87, 90–92. https://www.un.org/depts/los/convention_agreements/texts/unclos/unclos_e.pdf “Bayrak devleti yetkisi ve seyrüsefer serbestisi”
²International Committee of the Red Cross. (2005). Customary International Humanitarian Law: Volume I – Rules. Rule 53 (Starvation) & Rule 55 (Humanitarian relief). https://ihl-databases.icrc.org/en/customary-ihl/v1/rule55 & https://ihl-databases.icrc.org/en/customary-ihl/v1/rule53 & https://www.icrc.org/sites/default/files/external/doc/en/assets/files/other/customary-international-humanitarian-law-i-icrc-eng.pdf “Açlığın yasaklanması ve insani erişim yükümlülüğü.”
³International Committee of the Red Cross. (n.d.). Israel: Blockade of Gaza and the Flotilla Incident (Case study). https://casebook.icrc.org/case-study/israel-blockade-gaza-and-flotilla-incident “Vaka bazlı değerlendirme: müdahale eşiği ve doğrulamaya dayalı kontrol yaklaşımı.”
⁴UNICEF Middle East and North Africa. (2022, June). Gaza Strip: The humanitarian impact of 15 years of blockade. https://www.unicef.org/mena/documents/gaza-strip-humanitarian-impact-15-years-blockade-june-2022
⁵International Committee of the Red Cross. (2005). Customary International Humanitarian Law: Volume I – Rules. Rule 53 (Starvation) & Rule 55 (Humanitarian relief). https://ihl-databases.icrc.org/en/customary-ihl/v1/rule55 & https://ihl-databases.icrc.org/en/customary-ihl/v1/rule53 & https://www.icrc.org/sites/default/files/external/doc/en/assets/files/other/customary-international-humanitarian-law-i-icrc-eng.pdf “Açlığın yasaklanması ve insani erişim yükümlülüğü.”
⁶International Court of Justice. (2024, July 19). Advisory Opinion on the Legal Consequences arising from the Policies and Practices of Israel in the Occupied Palestinian Territory, including East Jerusalem. https://www.icj-cij.org/case/186
⁷United Nations. (1982). United Nations Convention on the Law of the Sea (UNCLOS), Arts. 87, 89, 92, 97, 110. https://www.un.org/depts/los/convention_agreements/texts/unclos/unclos_e.pdf
⁸International Committee of the Red Cross. (1949). Geneva Convention (IV) relative to the Protection of Civilian Persons in Time of War, Arts. 23, 55, 56. https://ihl-databases.icrc.org/en/ihl-treaties/gciv-1949/article-23; https://ihl-databases.icrc.org/en/ihl-treaties/gciv-1949/article-55; https://ihl-databases.icrc.org/en/ihl-treaties/gciv-1949/article-56
⁹International Criminal Court. (1998). Rome Statute of the International Criminal Court, Art. 8(2)(b)(xxv). https://www.icc-cpi.int/sites/default/files/RS-Eng.pdf
¹⁰United Nations. (1948). Convention on the Prevention and Punishment of the Crime of Genocide, Arts. I and II(c). https://www.un.org/en/genocideprevention/documents/atrocity-crimes/Doc.1_Convention%20on%20the%20Prevention%20and%20Punishment%20of%20the%20Crime%20of%20Genocide.pdf
¹¹International Institute of Humanitarian Law. (1994/2009). San Remo Manual on International Law Applicable to Armed Conflicts at Sea, Rules 102–104. https://iihl.org/san-remo-manual/
¹²United Nations Security Council. (2023–2024). Resolutions 2720 and 2728. 2720: https://undocs.org/S/RES/2720(2023); 2728: https://undocs.org/S/RES/2728(2024)
ABDÜLKADİR TOK