İsrail’in gözünden İsmail Haniye’nin sunduğu tehdit, yeni bir barış masası kurulduğunda tabanın Haniye’ye göstereceği destekti. Yeni bir düzenin umudunu hedef alıyordu aslında İsrail, Haniye’yi “ortadan kaldırarak”.
Lisans eğitimini Bilkent Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü’nde, Yüksek Lisans eğitimini Orta Doğu Teknik Üniversitesi Ortadoğu Araştırmaları Programı’nda hazırladığı “Hasan el-Benna’dan Muhammed Mursi’ye Mısır’da Müslüman Kardeşler’in Siyaset Tecrübesi” başlıklı teziyle tamamlamıştır. Kahire’de Arapça eğitimi almıştır. Doktorasını Yıldız Teknik Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Programı’nda “Modern Savaşlarda Ulusaşırı Gönüllü Hareketliliği” başlıklı teziyle tamamlamıştır. Halen İbn Haldun Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü’nde Doktor Öğretim Üyesi olarak görev yapmaktadır. Araştırma alanları arasında Yabancı Savaşçılar, İç Savaşlar, Etnik Çatışmalar ve Ulusaşırı İslami Hareketler bulunmaktadır.
İsrail’in gözünden İsmail Haniye’nin sunduğu tehdit, yeni bir barış masası kurulduğunda tabanın Haniye’ye göstereceği destekti. Yeni bir düzenin umudunu hedef alıyordu aslında İsrail, Haniye’yi “ortadan kaldırarak”.
Dünyanın farklı şehirlerinde gerçekleşen protesto ve destek yürüyüşleri, boykot çağrıları ve belirli markaların boykotlarla hedef alınması Filistin’le dayanışmanın örnekleri. Ancak madalyonun öteki ve daha karanlık yüzünde küresel güvenlik bürokrasisinin cevabını merakla beklediği bir soru var: Filistin’de yaşanan bu çatışma uluslararası terörizmde bir artışa neden olur mu?
Hamas, Aksa Tufanı operasyonu ile uluslararası kamuoyu tarafından yeniden mercek altına alındı. 1987 yılında açıkladığı tüzüğünden başlayarak Hamas’ın İsrail’e bakışı, planları, Oslo Anlaşması’nın ardından yaşanan süreçte FKÖ ile giriştiği mücadele ve bölgesel/küresel devletlerin güdümünde bir vekil aktör olup olmadığı, geriye dönüp cevap aranan konulardan birkaçı.
Arap dünyası Filistin-İsrail krizi özelinde ilk modern şoku, Mısır’ın İsrail ile 1978’de imzaladığı Camp David anlaşmasıyla başlattığı “normalleşme” bağlamında yaşamıştı. Hamas, bu huzursuzluk döneminde taban buldu. İkinci kırılma ise Filistin Kurtuluş Örgütü (FKÖ) çatısı altında en kapsamlı grup olan ve Filistin direnişinin sembolü haline gelen el-Fetih lideri Yaser Arafat’ın 1993’te Oslo Anlaşması’nı imzalamasıyla meydana geldi. […]