“Terörsüz Türkiye” süreci Kürt meselesini çevreleyen bölgesel bağlamda yeni bir dönemin başlamasına verilen bir cevap. Türkiye, Kürt meselesini çevreleyen bölgesel bağlamın Baas, İslamcılık, İran ve Rusya olmadan yeniden kuruluşuna, bölgenin post-Baas ve post-İslamcı yeni dönemine Kürtlerle barışarak dahil olmaya karar vermiş görünüyor. PKK’nin herkesi şaşırtan bir hızla kendisini feshetmesine rağmen iktidarın ‘mukabil’ adımları atma işini […]

“Terörsüz Türkiye” olarak isimlendirilen yeni süreçte gidişat, gecikme riskinden uzak olmadığımızı gösteriyor. 27 Şubat’taki Öcalan açıklamasıyla yapılacağı aşağı yukarı kesinleşen fesih ve silah bırakma kongresi Mayıs ayı başında gerçekleşti ve fakat fesih ve silahsızlanmanın tamamlanmasını ve Kürt meselesinin siyaset ve hukuk zeminine taşınmasını temin edecek düzenlemeler henüz yapılmadı. İşler bir kez daha ve aniden değişmezse […]

Sürecin salimen ilerleyip, Kürt meselesinin öngörülebilir bir gelecekte bir kez daha hukuk ve siyaset zemininden çıkmaması için kapsamlı reformlar yapılması gerekirken, sürecin seyrinde ve söz konusu reformların yapılmasında etkili olacak görünen aktörlerin öncelikleri farklı. Bu da sürecin seyrini belirsiz kılıyor. Öcalan’ın 27 Şubat’ta yaptığı çağrı üzerine yazdığım Perspektif yazısının başlığı da aynıydı: Bitti ve Başlıyor. […]

Bahçeli-Erdoğan, MHP-AK Parti ortaklığının, Bahçeli’nin Erdoğan’ın cumhurbaşkanlığına, MHP’nin Cumhur İttifakı’na verdiği desteğin bir pazar gününe kadar mı, özellikle de yakınlarda bir pazar gününe kadar mı, yoksa kalıcı mı olduğunu konuşuyoruz bir süredir. “Bahçeli Erdoğan’ı yakında yolda bırakacak” diyenimiz de var, “Ortaklıkları ebediyete kadar sürer diyenimiz de… Adnan Menderes’in oğlu, yılların merkez sağ siyasetçisi Aydın Menderes, […]

19 Mart hamlesi bizzat siyasi rejimin bir beka meselesi olmaya başladığını, bildik bir beka meselesini geride bırakmaya hazırlanan Türkiye’nin yeni ve daha büyük bir beka meselesiyle baş başa kaldığını gösteriyor. Daha ziyade çok partili sisteme geçişle beraber siyaset sahnesine çıkan kalabalıkları rayda tutmak üzere manipüle edilip köpürtüldüyse de, beka kaygısı, ülke, devlet parçalanacak korkusu memlekette […]

“Terör propagandası yapmak” ve “halkı yanıltıcı bilgi yaymak”, devlete muazzam bir hareket alanı açan, son derece esnek ve kullanışlı kavramlar. Burada bilginin doğruluğu ya da yanlışlığı önem arz etmiyor, devlete yarayıp yaramadığına bakılıyor. Eğer devletin, iktidarın canını sıkan bir haber ya da bilgiyse hemen üzerine “yanıltıcı bilgi” etiketi yapıştırılıyor ve sahibine adliyenin yolları gözüküyor. Türkiye […]

Ekim ayında Gazze’de topyekûn soykırımın başlamasından bu yana, Temmuz ayında Beyrut’ta Hizbullah komutanı Fuad Şükür’e suikast düzenleyen İsrail’in yürüttüğü savaşta Lübnan’da yaklaşık 600 kişi öldürüldü. Ancak patlayan çağrı cihazlarının yol açtığı kitlesel katliam, provokasyonu yeni bir boyuta taşıdı.

İsrail işgal güçlerine karşı direnmek meşru bir hak olmanın ötesinde bir gereklilik/sorumluluk iken bu direnişin yöntemlerinin ilkesel, ahlaki ve sağduyulu olması da bir o kadar gereklilik arz ediyor. Bu zor imtihanı aşmak için çaba sarfetmek yerine “İsrail’de yaşayan herkes zaten işgalcidir” gibi klişelerle mevzuyu geçiştirmek direnişe gölge düşürüyor.

Türkiye’de devlet terörünün bir topoğrafyasının çıkarılmasına Diyarbakır 5 No.lu Cezaevi’nden başlanmalı. 5 No.lu, memleketin yakın tarihiyle ve bilhassa 12 Eylül terör devletiyle yüzleşmesini ve o yapının detaylı bir tahlilinin yapılmasını sağlayacak ağırlıkta bir müze olarak tanzim edilmeli.  Geçen ay bir toplantı için gittiğim Berlin’de “Terörün Topoğrafyası” sergisini ziyaret etme imkânı buldum. Berlin’de, Duvar’ın halen varlığını […]

Sitemizde mevzuata uygun biçimde çerez kullanılmaktadır. Bilgi için tıklayınız.