Cumhuriyet ve devrimlerle gelen anlayış, lisanın sadeleşmesi meselesini, sorunların pratik bir şekilde çözülmesinden ziyade ideolojik yönüyle ele aldı. Kurucu kadronun anlayışına göre eğer yönümüzü tamamen Batı’ya çeviriyorsak o zaman alfabemiz ve dilimiz de geçmişi, İslam medeniyetini hatırlatan bir görünüme, sese, çağrışıma sahip olmamalıydı.