ULAŞ TOL

Ortadoğu Teknik Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümünden lisans (1998), Ankara Üniversitesi Siyaset Biliminden yüksek lisans (2001) ve Ortadoğu Teknik Üniversitesi Siyaset Biliminden doktora (2009) derecelerini aldı. 20 yılı aşkın bir süredir akademi dışında bağımsız araştırmacı olarak çalışıyor.

ULAŞ TOL

Ortadoğu Teknik Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümünden lisans (1998), Ankara Üniversitesi Siyaset Biliminden yüksek lisans (2001) ve Ortadoğu Teknik Üniversitesi Siyaset Biliminden doktora (2009) derecelerini aldı. 20 yılı aşkın bir süredir akademi dışında bağımsız araştırmacı olarak çalışıyor.

TÜM YAZILARI

Perspektif, 31 Mart seçimlerini değerlendirdiği ve geçtiğimiz günlerde ilk kısmı yayınlanan soruşturmanın ikinci bölümü için Sabancı Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Fuat Keyman ile CORE Araştırma Enstitüsü Direktörü Ulaş Tol’un görüşlerine başvurdu.

Perspektif, milliyetçilik ekseninde MHP ve İYİ Parti’yi analiz ettiği ve geçtiğimiz günlerde ikinci bölümü yayınlanan soruşturmanın üçüncü bölümü için; Çankaya Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü’nden Prof. Dr. Tanel Demirel, Sabancı Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Fuat Keyman ve Seçmen Bilimci Dr. Ulaş Tol’un görüşlerine başvurdu. “LİBERAL DEMOKRATLARIN, OTORİTER MİLLİYETÇİ HAREKETLERİ KÜÇÜMSEMEK YERİNE DAHA […]

Türkiye tarihsel öneme sahip bir seçimi geride bıraktı. Geride bırakmayacağı ve uzunca bir süre konuşulacak gibi görünen ise; muhalefet ve Kılıçdaroğlu’nun seçimleri kaybetmesine, iktidar ve Erdoğan’ın kazanmasına yol açan siyasal, toplumsal, kültürel, ideolojik, jeopolitik ve psikolojik dinamiklerin neler olduğu tartışması ve analizleri olacağa benziyor. “Erdoğan nasıl ve niye kazandı?”, “Kılıçdaroğlu nasıl ve niye kaybetti?” şeklinde […]

Türkiye tarihsel öneme sahip bir seçimi geride bıraktı. Geride bırakmayacağı ve uzunca bir süre konuşulacak gibi görünen ise; muhalefet ve Kılıçdaroğlu’nun seçimleri kaybetmesine, iktidar ve Erdoğan’ın kazanmasına yol açan siyasal, toplumsal, kültürel, ideolojik, jeopolitik ve psikolojik dinamiklerin neler olduğu tartışması ve analizleri olacağa benziyor. “Erdoğan nasıl ve niye kazandı?”, “Kılıçdaroğlu nasıl ve niye kaybetti?” şeklinde […]

14 Mayıs seçimlerinin hem dünyada hem de Türkiye’de tarihi bir seçim olduğu noktasında bir konsensüse varılmış durumda. Son haftalarda, dış basının bu eksendeki haber ve analizleri bunun bir göstergesi olarak okunabilir. Seçimlere bu denli tarihi bir önem atfedilmesinde, sonuçlarının yurtiçi, bölgesel ve küresel düzeyde etkileyici olması kadar, Türkiye’nin toplumsal ve siyasal ikliminden dış politika ve […]

Muhalefet, önceliği ittifakın kurulmasına verdi. İttifakın kuruluşu henüz tamamlanmadı bir başka deyişle. Odakta daha çok seçim sonrası yer aldı. Kendi seçmeni ile, hatta kanaat dünyası ile ilişkisini iyi yönetemedi. Seçimde ihtiyaç duyulacak heyecan, enerji, birliktelik henüz oluşmuş değil, hatta hayal kırıklıkları oluştu. Ama tabii daha vakit var ve aday açıklandıktan ve kampanya başladıktan sonra bunlar […]

Yükselişle birlikte özgüveni artan CHP ve seçmeni, yükseldikçe özsel beklentilerini daha fazla öne çıkarıyor. En başta kapsayıcılık fikri ve adımları ile bastırılmış gerilimler yüzeye çıkıyor. “Helalleşme” söyleminin yerini hızla “hesap sorma” talepleri alabiliyor. Karşı mahallenin oradan ayrılmak isteyenlerine güvenli/garantili çıkış kapıları kapatılıyor. Tekkeyi bekleyenler, yeni gelenlere misafir gözüyle bakıyor; hadlerini bilmelerini istiyor, misafirlik uzadıkça ve […]

Kararsızlar sanıldığı kadar büyük bir küme değil ve farklı kategorilerden oluşuyor. Ayrıca, kararsız olanların önemli bir kısmı, oy renginde olmasa da kimi desteklemeyeceğinde kararlı. Birçok araştırma da “kararsızım” diyenlerin önemli bir bölümünün tercihini gizleyenlerden oluştuğunu ve tercihini gizleyenlerin de bir partiye daha yakın olabildiğini gösteriyor. Dolayısıyla kararsızlara oynamak için tek bir strateji mümkün değil.  Kararsızlar […]

Dindar seçmenin çoğunluğu ile meselesini halletmekten imtina eden muhalif kamuoyu, dindar seçmene yaklaşımını oy pragmatizmi çerçevesinde belirliyor. Eğer oyunu kazanabilecek gibi ise kapısını, penceresini açıyor, değilse hızla ve sert biçimde kapıyor. Böyle olunca de helalleşme, pragmatik bir araç olarak okunuyor. Bu gerilimli ilişki bir kısır döngüyle sonuçlanıyor. Muhalif kamuoyunda siyaset, kaderci bir bakış ile izleniyor. […]

İYİ Parti’ye oy vermiş seçmen grubunun İYİ Parti ile bağları güçlü değil. Tüm seçmen grupları arasında sadakati en düşük grubu İYİ Parti seçmeni oluşturuyor. İYİ Parti seçmenlerinin desteklerini tarif etmek için güçlü argümanları yok. İYİ Parti, girdiği ilk seçimlerde Cumhur İttifakı’ndan ne kadar oy eksilteceği sorusu ile siyasette önemli bir yer işgal etti. Bugün ise […]

  • 1
  • 2
Sitemizde mevzuata uygun biçimde çerez kullanılmaktadır. Bilgi için tıklayınız.