Biden, adaylığını geri çekmekle birlikte başkanlık görevinden istifa etmedi. Görev süresinin geri kalanında hizmet etmeyi “partisinin ve ülkenin yararına” gördüğünü ifade etti. Bugünlerde yerine getirmesi gereken en önemli “görevleri” arasında Benjamin Netanyahu’yu Beyaz Saray’da kabul etmek vardı; çünkü soykırım kesinlikle “partisinin ve ülkenin çıkarına”.

Eskinin işlemediği yeninin de ortaya çıkmadığı bir küresel siyasal ve jeopolitik bunalım döneminde ABD’nin negatif çarpan etkisi dünya genelinde sert bir şekilde hissedilecektir. Küresel ve bölgesel ittifak haritaları baskı altında kalacak, deglobalizasyon süreci yönsüz bir şekilde mesafe almaya devam edecek ve çatışma bölgelerindeki krizler derinleşecektir.

Trump’a yönelik suikast girişimi ABD’deki bölünmelerin bir başka göstergesi. Evet, ABD umutsuzca bölünmüş durumda, kendisini içeriden yediğini rahatlıkla söyleyebilirim. Suikast girişimi bölünmeleri artırabilir ve daha fazla şiddeti körükleyebilir.

Dünya açısından Biden-Trump farkının (ekonomiden jeopolitik adımlara varıncaya kadar) büyük ölçüde anlamsızlaştığı bir dönemde, Amerikan krizinin derinleşmesinin küresel yansımaları kaçınılmaz olacak. Ancak birbirinden berbat onlarca suçtan mahkûm olmuş lümpen bir gösteri dünyası figürüyle; zihnen geçen yüzyılda yaşayan ve akli melekeleri yerinde olduğu dönemle idrak zafiyetinin derinleştiği dönem arasında ciddiye alınacak siyasal bir fark olmayan bir ismin Amerikan siyasal depresyonuna son vermeleri mümkün görünmüyor.

Küresel çaptaki tepki ve İsrail’e yönelik uluslararası baskı sekiz aydır ciddi herhangi bir sonuç vermedi. Bununla birlikte son haftalarda bazı büyük küresel oyuncuların konuya dair tavrında, kendi iç siyasi dengelerinin de zorlamasıyla bazı değişimler gözleniyor. Bu çerçevede, 31 Mayıs 2023 tarihinde Beyaz Saray’da önemli bir açıklama yapan ABD Başkanı Joe Biden, savaşın bitirilmesi için üç […]

İzolasyoncu ve ittifaktan ziyade ikili ilişkilere oturan dış politikası dolayısıyla Trump’ın kazanma ihtimali ABD’nin müttefiklerini endişelendiriyor. Ancak Trump, sorunun sadece görünen yüzü. Asıl mesele, Amerika’nın iç siyasetinde yaşadığı kriz, küresel siyasetini tanımlayamama durumu ve bu vizyonu şekillendirecek istikrarlı bir politika belirleyememesi.

Geçtiğimiz haftaki ABD ziyaretinde Fransa Cumhurbaşkanı ve Biden’ın çok yakın olduğunu gördüysek de iki başkan Çin konusunda aynı fikirde değil. Dünya “demokrasiler ve otokrasiler” arasında bölünmüş değil. Washington’ın Çin’e yaklaşımı tehlikeli bir biçimde saldırganca. Ukrayna savaşı Rusya’yı müzakere masasına oturma noktasına getirmek üzere. Tek taraflı yaptırımlar meşru değil. ABD Avrupa’ya karşı bir ticaret savaşını kışkırtıyor. […]

Biden’ın Suudi Veliaht Prens ile geçmişteki anlaşmazlıklarını unutarak yeniden dost olma hamlesi gerekli ve dünyanın içinde bulunduğu durumda, sadece Ortadoğu’nun bozulmuş siyaseti değil Ukrayna’daki Rusya Savaşı’nın yarattığı küresel sıkıntılar nedeniyle de anlaşılabilir. ABD Başkanı Joe Biden’ın Suudi Arabistan’a yapacağı ziyaret, Amerikan dış politikası topluluğunda hakkında en çok gevezelik edilen konu oldu. Tepkilerin bazıları, nüfuzlu Demokratlardan […]

İsrailli liderler, Başkan Biden’ın önemli konulardaki taleplerini sürekli olarak ya geri çevirdiler ya da kulak arkası ettiler. Yasa dışı yerleşim genişlemesini durdurma ve iki devletli çözüme yönelik barış görüşmelerinin kaldığı yerden sürdürülmesi talepleri de dahil. ABD Devlet Başkanı küçük bir uydu devlet tarafından küçük düşürülmeye neden bu kadar hevesli? Joe Biden’ın azmini takdir etmeniz gerek. […]

Maalesef Amerika’nın dertleri genellikle dünyanın da krizleri haline dönüşüyor. Dolayısıyla Amerika’nın 11 Eylül dünyasından çıkması, dünya için Afganistan veya Irak’tan çıkmasından çok daha hayati bir vakıaya denk geliyor. Biden yönetimi nispeten derli toplu bir kadrodan oluşmuş olsa da son 20 yılın oluşturduğu erozyon, Biden’ın fazlasıyla 20. yüzyıla ait zihin kodları ve ekibinin bürokratik tutukluğu yakın […]

Sitemizde mevzuata uygun biçimde çerez kullanılmaktadır. Bilgi için tıklayınız.